Yeni parasal genişlemede olumlu ayrışabiliriz

ULUSLARARASI kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, dün sürpriz yaparak, Türkiye ülke tahvillerinin kredi notunu Ba2’den Ba1’e yükseltti. Böylece Fitch ile aynı puana gelirken, bir tek S&P’nin notu bir adım geride kaldı.

Haberin Devamı

Artırımın geç gelip gelmediği, Türkiye’nin hak ettiği puanı alıp almadığını bir yana bırakırsak, bu artırımın kritik bir zamanda geldiğini söyleyebiliriz. Normal zamanda, henüz yatırım yapılabilir ülke puanına ulaşılamadığı için, bu artırımın çok fazla önemi olmayabilirdi. Ancak yeni bir parasal genişlemenin konuşulduğu dönemde, herkesin puanı inerken sadece Türkiye’nin puanının artırılmasının beklenenden fazla olumlu etki yapma ihtimali var.

Tabii ki mevcut koşullar aynen devam ederse, bu beklenmedik olumlu etki gerçekleşmez, eskisinden biraz daha güvenilir biçimde mevcut yola devam edilir.

Ancak bugün ABD Merkez Bankası’nın (FED) yeni bir parasal genişleme kararı açıklaması gelirse, işte o zaman olumlu ayrışma başlayabilir.

Demek istediğim şu ki; küresel ekonomide büyük bir belirsizlik var, elinde para olan da bir yere yatırmıyor, önünü görmek için bekliyor. FED’ten yeni bir parasal genişleme kararı gelirse, elindeki likitle bekleyenler artık paralarını belli bir yatırıma yönlendirmeye başlayacaklardır. Daha uzun süre piyasanın likit kalacağı algısı pekişeceği için, ek likidite artışı haberi gelirse, böyle bir dönemde not artırımı almış Türkiye, yatırımcıların ilk düşünecekleri ülkelerden biri olacaktır.

Tabii ki FED’in genişleme kararı verip vermeyeceği önemli. Ancak belki bundan da önemlisi ise Avrupa’nın ciddi kararlar alıp alamayacağı. Yunanistan’da nihayet Euro’da kalmayı sağlayacak bir koalisyon hükümeti kurulacağının ortaya çıkmasının ardından, İspanya’nın tehlike olmaktan uzaklaşması, İtalya’nın bunlara katılıp katılmayacağının belli olması gerekiyor. Bunun için de başta Almanya olmak üzere, artık büyük ülkelerin bu sıkışıklıktan çıkacak ortak radikal kararları vermeleri gerekecek.

Avrupa’daki belirsizliğin devam edip etmeyeceği de, yatırımları çekme açısından Türkiye’nin cazibesini belirleyecek çok önemli bir faktör olacak.

Bu söylediklerimiz tabi ki kısa vade, belki orta vade için geçerli.

Haberin Devamı

YATIRIM YAPILABİLİR ÜLKE OLMAK İÇİN...

Daha uzun vadeli fonları çekebilmek, istenen doğrudan yabancı sermaye yatırımlarını gerçekleştirmek için ise Türkiye’nin rating puanının yatırım yapılabilir ülke puanına ulaşması gerekiyor.

Moody’s yaptığı açıklamada kredi notundaki değişiklikte Türkiye’nin kamu maliyesindeki önemli iyileşme ve dış dengesizlikleri azaltma potansiyeli olan politika önlemlerinin etkili olduğunu belirtmiş, görünümü de pozitif olarak belirlemiş.

Özetle; mali dengelerde bozulma olmaz, cari açıktaki düzelme devam ederse, Türkiye’nin rating puanını yatırım yapılabilir ülke konumuna getiririz diyorlar.

Peki, bu hemen olabilecek bir şey mi, kısa vadede bu puana ulaşılır mı?

Türkiye ekonomisinin dengesini koruması için başlıca ihracat pazarı olan Avrupa’nın düzelmesi gerektiği, küresel ekonomide hâlâ etkisini sürdüren belirsizliğin, ilk şart olarak dağılması gerekiyor.

Moodys’in sözünü ettiği cari açığı azaltacak tedbirden kastedilen, herhalde yeni uygulamaya girecek olan teşvik tedbirleridir. Bu tedbirlerin özellikle kısa ve orta dönemde cari açığı azaltıcı değil aksine artırıcı etki yapacağını unutmamak gerekiyor. Hal böyle olunca, ne kadar görünüm pozitif olarak belirlense de,

Türkiye’nin yatırım yapılabilir ülke puanına kavuşması için biraz daha beklemesi gerekeceği ortada.

Bu arada Moodys’in unuttuğu yapısal tedbirleri hükümetin unutmaması gerek.

Tabii ki hata yapmadan, sürekli mali disiplini düşünerek gitmek kaydıyla...

Yazarın Tüm Yazıları