Kılıçdaroğlu grup toplantısında konuştu

Güncelleme Tarihi:

Kılıçdaroğlu grup toplantısında konuştu
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 29, 2012 16:58

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in tartışma yaratan Uludere açıklamalarına değinerek, "Şahin’in açıkladığı kendi düşüncesi değil, kapalı kapılar ardında konuşulanlar. Sonra Hüseyin Çelik açıklama yaptı. Sen İdris Naim Şahin’i mi, Hüseyin Çelik’i mi haklı buluyorsun, kimin yanında duruyorsun?" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a yüklenen Kılıçdaroğlu, demokrasilerin bir kişinin at oynattığı rejimler olmadığını vurgulayarak, "Yerleşik demokratik kurumların olduğu, demokrasinin güçlendiği yerlerde Başbakan’ın akıl sınırlarını aşan söylemlerde bulunması halinde bu kurumlar onu dengeler. Demokrasilerde aslolan kurumlardır. Kurumlar güçlü olursa demokrasi olur. Ama bir kişi bu kurumlar üzerine baskı kurarsa, orada demokrasinin kalitesinden de demokrasiden de söz edilemez" diye konuştu.

CEZAEVİNDEKİ MİLLETVEKİLLERİ

Bazı milletvekillerinin hapiste olduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu, konuşmasında TBMM Başkanı Cemil Çiçek’e de yüklendi. Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

"Milletvekilleri hapiste. Cemil Çiçek ise ’elimden bir şey gelmiyor’ diyor. Elinden bir şey gelmiyorsa niye boyundan büyük işlere girdin? Sen artık TBMM başkanlık koltuğunda rahat oturamazsın. Türkiye bir dikta döneminden geçiyor. Demokrasiyi, yargı bağımsızlığını, basın özgürlüğünü varsayıyoruz, ancak yok. Sadece bir kişinin egemenliği var."

MEDYAYA DA ELEŞTİRİ

Başbakan Erdoğan’ın gazeteci- yazar Bekir Coşkun için sarf ettiği ’Kaleminden pislik akıyor’ sözlerini hatırlatan Kılıçdaroğlu, basın mensuplarına da eleştirilerde bulundu. Kılıçdaroğlu şöyle dedi:

"Başbakan basın mensuplarına ’sizin boynunuzdaki tasmaları ben çıkardım’ diyor. Oysa ki gazeteler bakıyorsunuz 1- 2 yazar dışında Recep Tayyip Erdoğan’a övgü var. Dönüp kendimizi sorgulamamız gerekiyor. En azından bunu içinize sindiremediğinizi söyleyin. Gazetecilere bu denli bir hakaret ilk kez yapılıyor. Medyanın bunu içine sindirememesi lazım."

’SİYASİ OTORİTEDEN TALİMAT ALANLARA SAVCI DENMEZ’

Piyanist Fazı Say’ın 1,5 yıl hapis cezası ile yargılanmasına da değinen Kılıçdaroğlu aydın insanın toplumun önderi olduğunu, ’korkak’ ve ’aydın’ sözcüklerinin bir arada olamayacağını söyledi. Fazıl Say’ın, her ülkenin sahip olmak istediği, gıptayla baktığı bir sanatçı olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, "Ancak 1,5 yıl hapisle yargılanıyor. Bunu dünyaya nasıl anlatacaksınız? Onu hapse atacaksınız, atmazsanız namertsiniz. O savcı sanat nedir, kültür nedir biliyor mu? Siyasi otoriteden talimat alanlara savcı denmez onlar olsa olsa kapıkullarıdır" diye konuştu.

ÖZEL YETKİLİ MAHKEMELER

Özel Yetkili mahkemelerin Başbakan’ın talimatıyla işlem yaptıklarını, toplumda adalet değil adaletsizlik dağıttıklarını iddia eden Kemal Kılıçtaroğlu şöyle konuştu:

"Bu mahkemeler AKP’nin korku imparatorluğunun anahtarı konumundalar. Bu mahkemeler Kenan Evren’in mahkemelerinin 2012 versiyonudur. Hakimlere soruyorum, bilirkişi atasanız ne olur? Sahtelikler ortaya çıkacak ve dava çökecek. O zaman tarih hakimlere ’sen bu insanları sahte delillerle nasıl içeri tıktın’ diye soracaktır. O mahkemede oturan yargıç çocuklarına bile hesap veremeyecek. Yargıcın vicdan taşıması lazım."

’KİMİN YANINDASIN, ŞAHİN’İN Mİ ÇELİK’İN Mİ?’

Gündemde geniş yer alan Uludere olayına da değinen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "İstihbaratın Amerika’dan geldiği ortaya çıktıktan sonra ’tık’ yok. Eğer bir ülkeyi yöneten kişi taşeronların talimatıyla iş yapıyorsa, o ülkeyi yönetiyorum demeyecek. Kimse seni iplemiyor, nasıl başbakansın, nasıl yönetiyorsun bu ülkeyi" diye seslendi.

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in tartışma yaratan açıklamalarının kendi düşüncesi olmadığını, kapalı kapılar ardında konuşulanları yansıttığını öne süren Kılıçdaroğlu, "Sonra Hüseyin Çelik açıklama yaptı. Sen İdris Naim Şahin’i mi, Hüseyin Çelik’i mi haklı buluyorsun, kimin yanında duruyorsun?" diye sordu. Başbakan’ın ’Her kürtaj bir Uludere’dir’ sözlerini de eleştiren Kılıçdaroğlu "Kürtajla, savaş uçaklarının 34 yurttaşımızı vurmasının ne ilgisi var. Uludere konusunda bu milletten özür dilemediğin sürece Uludere olayı yakandan düşmeyecektir" dedi.

’POSTMODERN BİR DİKTATÖRSÜN’

Türkiye’nin öncelikli sorununun terör olduğunu belirten Kılıçdaroğlu "Terörün nasıl çözüleceği konusunda aciz bir hükümet var. Uludere’de sivilleri terörist diye öldürüyorsun, Kayseri Pınarbaşı’nda teröristlerin bulunduğu araca sivil diye ateş etmiyorsun. Recep Tayyip Erdoğan bu ülkede postmodern bir diktatörsün" diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!