Taksicinin siniri şehirdeki gazlardan

Güncelleme Tarihi:

Taksicinin siniri şehirdeki gazlardan
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 19, 2012 00:00

Neden bu kadar dengesiz bu havalar? Kışlar böyle sert, yazlar sıcak mı geçecek? Yeni bir kuraklık tehdidi bizi mi bekliyor? Koca koca şehirlerde betona hapsedilmiş halde yaşamak yoksa bizi daha mı sinirli yapıyor? Küresel ısınmanın gündelik yaşamımıza etkilerini İTÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Karaca’dan dinledik.

Haberin Devamı

Buzul çağı çok geride kaldı. Dünya, bir süredir Antroposen yani ‘insan etkisi’ dönemine girdi. Artık sıcak dönemdeyiz. Bunun en büyük nedeni enerji tüketimi. Ben de nükleer enerjiye karşı değilim ama o da yetersiz bir kaynak. Türkiye için güneş enerjisi uygun ama bu da depolanabilen bir enerji kaynağı değil. Zaten dünyadaki temel sıkıntı da bu. Yakın zamanda bunun bir çaresi bulunabilir.

HER DAMLA İKİ KEZ KULLANILACAK

Yakın gelecekte çok sert kışlar görebiliriz. Geçişler, bu yılki gibi fırtınalı, hortumlu olacak. Kötü senaryoya göre 2040’ta çok net biçimde susuzluk başlayacak. Kuraklıktan en çok Ege Bölgesi etkilenecek. Suyu, kendini yenileyemeyen bir kaynak gibi görmeliyiz artık. Havayı kontrol edemiyoruz ama su tüketimini kontrol edebiliriz. Düstur şu: Her damla en az iki kere kullanılacak. Bu, ileride atasözü gibi olacak.

Haberin Devamı

/images/100/0x0/55eaaeb6f018fbb8f8900522

TOPRAK SUYU TUTAMIYOR

Türkiye’nin kuzeyi hem şanslı hem de şanssız. Kısa sürede yoğun yağış alacak. Bu da sel getirecek. Konya havzası, Türkiye’nin su deposuydu. Dört yıl önce kuraklık nedeniyle hepsini çekip bitirdik, bin yıllık su kullandık. Doğu ve Güneydoğu, Batı’ya göre biraz daha şanslı. Doğu, kardan dolayı su depomuz. Ama kar derinliğinde yüzde 20 azalma var. Kar, martta nisanda değil de şubat sonunda erimeye başlayınca toprak suyu tutamıyor.

BETON ŞEHİRLER STRES YARATIYOR

Betonlaşma yüzünden İstanbul ısı adasına dönüştü. Beton binalar gelen enerjiyi tutuyor ve şehri bir ısı adasına dönüştürüyor. Bu da şehirdekiler üzerinde stres yaratıyor, bizi saldırganlaştırıyor. Trafikte kana karışan karbonmonoksit ve ağır metalli partiküller, sinir sistemini de bozuyor. Bu nedenle gün boyu trafikteki taksi şoförleri sinirli ve saldırgan. Günde beş saat çalışsa bile soluduğu gazlar nedeniyle sinir sistemi üç kat fazla tahrip oluyor.

TÜRKİYE DAHA ŞANSLI

Dünya gibi Türkiye’nin de her tarafında aynı iklim değişikliği beklenmemeli. Türkiye’nin avantajı, İngiltere gibi düzlük olmaması. Mesela Antalya’nın kıyısında denize girip, tepelerinde kayak yapabiliyoruz. İleride yaşam alanlarını yüksek yerlere çekebiliriz. Mesela Iğdır’da, yüksek rakıma karşın Akdeniz iklimi var. İleride turizm, kuzey bölgelere kayacak ve sezon uzayacak.

Haberin Devamı

SINIR TANIMAYAN İKLİMLER

İTÜ Jeoloji Mühendisliği ve Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Karaca, İklim ve Deniz Bilimleri Anabilim Dalı Başkanı. Aynı zamanda Karaca İTÜ’de 15 kişilik ‘İklim Grubu’nun da kurucusu. Karaca iklimin tıpkı ekonomi gibi olduğunu söylüyor ve ülke sınırlarının sorunlardan kurtulmaya yetmediğini söylüyor: “Bugün Sahra Çölü’nden kalkan tozun Türkiye’deki ekolojik sistemi etkilediğini biliyoruz. Bunlarla yaşamak zorundayız. İklimdeki herhangi bir değişiklikten etkilenecek ülkelerin başında Türkiye geliyor. Ekonomi, enerji, yerleşim, ulaşım ve turizmi etkileyecek.”

“Tüketim alışkanlıklarımızı değiştirmemiz gerek. Daha mütevazı bir hayat tarzı şart. İklim ve çevreye bir etik sorun gibi bakarsak, farklı davranabiliriz”

Haberin Devamı

BOĞAZ’DAKİ GEMİLERE SON

Ekibimle, Kalkınma Bakanlığı’na bağlı İstanbul Kalkınma Ajansı bünyesinde yılda 100 bin geminin geçtiği Boğaz’dan yayılan gazların etkisini araştırıyoruz. 15 milyonluk şehrin ortasından geçen büyük bir tanker, 50 bin otomobilin egzoz gazına eşdeğer salınım yapıyor. Gemi emisyonları yüzünden yılda 60 bin kişinin öldüğü ABD’de şilepler karaya 150 kilometre yaklaştığında ya kaliteli yakıt kullanmak ya da yaklaşmamak zorunda. Bu proje sonuçlandığında Türkiye bu gemilere ‘dur’ diyebilecek.

“Gün boyu trafikteki taksi şoförleri sinirli ve saldırgan. Çünkü soluduğu gazlar nedeniyle sinir sistemi üç kat fazla tahrip oluyor”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!