Teşvikte haksız rekabete isyan

İzmir’deki yabancı sermayeli firmaların üst düzey temsileri, Ege Bölgesi Sanayi Odası’nda düzenlenen toplantıda bir araya geldi. 40 firma temsilcisinin katıldığı toplantıda yeni yatırım olanakları ele alınırken, bu konuda yaşanabilecek güçlüklerin birlik ve beraberlik içinde çözülmesi için gereken desteğin verileceği kaydedildi. Toplantıya katılarak bir konuşma yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, kentte sanayi için planlanmış yeteri kadar arazi bulunduğunu ve Atatürk Organize Sanayi Bölgesi dışındaki organize sanayi bölgelerindeki doluluk oranının yüzde 70’i aşmadığını belirterek, “Doluluktan kastımız, arsanın dolu olması değil üretim yapılması. Sanayinin organize sanayi bölgelerinde, hatta ihtisas sanayi bölgelerinde, serbest bölgelerde gelişmesini yakından istiyoruz. Kentin gelişiminden, çevresinden sorumlu olan İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak bunu olmazsa olmaz bir koşul olarak görüyoruz” diye konuştu

Hayret ve şaşkınlıkla izliyoruz
Bazı firmaların yatırım için Manisa’yı tercih etmesini, hayret ve endişe ile izlediklerinin altını çizen Başkan Kocaoğlu, limana yakınlığı, yaşam kalitesi, ulaşım imkanları, sermayesi ve kaliteli işgücü ile İzmir’in öne çıktığını ancak teşvik sorununun bir türlü aşılamadığını kaydetti. Manisa, Uşak ve Denizli’nin teşvikte üçüncü, Aydın ve Balıkesir’in ikinci, İzmir’in ise birinci bölge olduğunu hatırlatan Başkan Kocaoğlu, “İzmir lobisi biraz zayıf. Bu da kendi göbeğini kendisinin kesmesini bilmesinden, kendi başına başarmasına olan inancındadır. Bu bir eksiklik değil aslında bir artı. Ama bu devirde sanırım lobiyi güçlendirmek de gerekiyor. Sanayideki teşvikler elbette Manisa’yı cazip hale getiriyor. İlk yatırım maliyetinde yatırımcılar yerden göğe kadar haklı olabilir. Ama yol, ulaşım riski var. Bir müddet tohum atmak için Manisa veya başka bir yer düşünülebilir, desteklenebilir. Ama İzmir’de alt yapısı tamamlanmış organize sanayi bölgeleri, yeni kurulmakta olan organize sanayi bölgeleri ve bir kısmı faaliyet içinde olan organize sanayi bölgeleri dururken, bu teşvik uygulamasını sürdürerek bu kentin canına ot tıkamanın hiçbir geçerli nedeni yoktur. Esas konuşmamız gereken konu budur” dedi. Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın İzmir ziyaretinde kendisinden sanayi için teşviklerin aynı düzeye çekilmesi, ticaret için limanın kapasitesinin artırılması ve turizm-hizmet sektöründen pay alması için İzmir’e özel teşvik uygulanmasını istediklerini hatırlatan Başkan Kocaoğlu, “Limanın ve İzmir Körfezi’nin kurtarılması için Ulaştırma Bakanlığı ve TCDD ile birlikte çalışma başlattık. Ancak ne organize sanayi bölgelerinin teşvikinde ne de turizm ve hizmet sektörünün teşvikinde bir arpa boy yol alamadık” dedi.

EXPO’YA destek çağrısı
Vali Yardımcısı Fazlı Akgün, kalkınmada yabancı sermayenin rolünün her geçen gün arttığına dikkat çekerek, bu anlamda dünyada müthiş bir rekabetin yaşandığını söyledi. Akgün, firmaları İzmir’e 80 kilometre uzaklıktaki Tire’de içinden tren hattı geçecek sanayi bölgesinde yatırım yapmaya çağırdı ve EXPO 2020 için destek istedi
.EBSO Meclis Başkanı Mehmet Tiryaki ise, toplantıyı İzmir’de yatırım yapan yabancı sermayeli firmalara destek olmak amacıyla düzenlediklerini belirtti. İzmir’in EXPO 2020 adaylığı konusunda da destek isteyen Tiryaki, Türkiye’de yatırım yapmak isteyen firmalara İzmir Valiliği, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve EBSO olarak her türlü desteği vermek için bir araya geldiklerinin altını çizdi. Tiryaki, “Büyükşehir Belediyemiz arıtma, ulaşım ve diğer konularda yaptığı yatırımlarla sanayi yatırımlarının önünü açmaktadır. İZBAN’ın kuzeyde Bergama ve güneyde Selçuk’a kadar ulaşması ile tarihi ve turistik yerlere ulaşım çok daha hızlı ve güvenli olacaktır. İzmir’in EXPO 2020’ye seçilmesi halinde de kentimiz bölgemiz adeta yatırım üssü duruma gelecek ve İzmir hak ettiği konuma yükselecektir” dedi

İzmir yatırımda cazip
EBSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İbrahim Gökçüoğlu da, Türkiye’de doğrudan yatırımların 2011 yılında bir önceki yıla oranla yüzde 74 arttığını, 15.7 milyar dolar seviyesine ulaştığını kaydederek yabancı sermayenin Türkiye’yi ve İzmir’i tercih etmesinden duydukları memnuniyeti dile getirdi. Son zamanlarda dünya devi firmaların İzmir’de yatırıma başladığını kaydeden Gökçüoğlu, “Bugün ülkemizde faaliyet gösteren 29 bin 283 yabancı sermayeli şirketin 1682’si İzmir’de bulunuyor. Markalaşmada, rekabetçilik endeksinde, vergi gelirlerinde 3. sırada bulan İzmir, üniversiteleri, OSB’leri, serbest bölgeleri, teknoloji geliştirme bölgesi, 30 ayrı ihtisas fuarı, 67 değişik alanda yapılan üretimi, vasıflı işgücü ve diğer avantajlarıyla yatırımcılara cazip imkanlar sunuyor. Sıkıntılarınızı bilirsek, onları çözme yolunda birlikte adımlar atabiliriz. Sizin memnuniyetiniz, bizim memnuniyetimizdir” diye konuştu.