ÇÜK genelgesi...

Dünkü Hürriyet'te vardı; ilgili Devlet Bakanlığı, hava meydanlarındaki özel VIP salonlarından yararlananlara kısıtlama getiriyor.

Yineliyorum:

VIP; İngilizce ‘‘Very Important Person’’un kısaltılmış şeklidir. Türkçe'ye çevirirsek, tam olmasa bile ‘‘Çok Ünlü Kişi’’ anlamına gelir ki, bunun kısaltılmışıdır; ÇÜK...

(Bir önceki ÇÜK yazımdan sonra kimi okurlarım, VIP'in aslında ‘‘Çok Önemli Kişi’’ anlamına geldiğini hatırlattılarsa da, olsun... Önemli kişiler ünsüz olabilir mi bu memlekette?)

Dönüyorum ÇÜK meselesine:

Bundan böyle herkes ÇÜK olamayacak.

Yeni düzenlemeye göre; vergi kaçırdığı belirlenenler, eski ünlü leydiler, beraberlerindeki şarkıcılar-markıcılar, banka batıranlar, öyle eskisi gibi o özel ağırlamadan yararlanamayacaklar.

*

Ben ömrümde bir kez ÇÜK (Very Importtant Person) oldum.

Ünlü bir arkadaşım ‘‘İlla buradan girelim’’ deyince, o özel görkemli kapıdan girdik ve sordum o an:

‘‘Ben şimdi ne oldum?..’’

‘‘ÇÜK...’’

Biz ÇÜK salonundaki rahat koltuklara gömülürken, özenli giysiler içindeki yer hostesleri tomarla gazete, dergi bir de sağı-solu aramak için bedava telefon getirdiler.

Açık büfede her şey vardı, tümü bedava.

Yine tüm işlemleriniz kendiliğinden yapılıyor ve özel bir araçla, öbür ÇÜK'lerle birlikte sizi uçağa götürüyorlar.

ÇÜK değilseniz, öbür tarafta sürünüyorsunuz kuyruklarda.

Bir çok ÇÜK vardı o gün, karşılıklı ÇÜK'ler olarak sırıtarak selamlaştık sık sık.

*

Yeni kısıtlama karşısında elbette ‘‘Ben ÇÜK'üm...’’ diye itiraz eden olacaktır.

Tartışmalar bile çıkabilir:

‘‘Ama herkes biliyor ki ben ÇÜK'üm...’’

Görevliler:

‘‘Elimizden bir şey gelmez beyefendi, sizin ÇÜK sayılmayacağınız konusunda emir var...’’

‘‘Bu kadar zamandır ÇÜK'tük ama... Bunlar niye geçiyorlar buradan?...’’

‘‘Onlar yeni ÇÜK...’’

Ne bileyim ben, her düzenleme iyidir...