OSTiM yetim bıraktı

BAŞKENT Ankara’da, 3 Şubat günü OSTİM Organize Sanayi Bölgesi’nde 9 saat arayla meydana gelen iki patlama, 20 kişinin ölümü ve çok sayıda kişinin yaralanmasıyla sonuçlandı. Başkent’i bir anda savaş alanına çeviren korkunç olaydan geriye sadece yürekleri yakan hikayeler kaldı. Ankara Hürriyet, 20 kişinin hayatına son veren patlamadan yedi buçuk ay sonra acılı aileleri ve küçük yaşta babasız kalan çocukları dinledi.

İlk iş günü ölümü oldu

OSTİM’de meydana gelen ilk patlamada hayatını kaybeden 29 yaşındaki Necdet Tanışma, ölümünden 3 ay önce mutlu bir birliktelikle dünya evine girdi. Eşinin hamile olduğunu öğrenen Necdet Tanışma’ya ikinci müjdeli haber ise OSTİM’de çalışmak için başvurduğu işyerinden geldi. 30 Ocak günü eski işinden ayrılıp iki gün evde dinlenen Tanışma, 3 Şubat sabahı OSTİM’deki yeni işine başlamak üzere evden çıktı. Yola çıkmadan önce eşi Melek Tanışma ile karnındaki çocuğunu severek iş yolunu tutan Necdet’in ilk iş günü aynı zamanda hayatının da sonu oldu.

7 ay sonra doğdu

Korkunç patlamanın yaşandığı ve eşi Necdet Tanışma’nın hayata gözlerini yumduğu gün iki aylık hamile olan Melek Tanışma, geçtiğimiz günlerde doğum yaptı. Sağlıklı bir çocuk dünyaya getiren Melek Tanışma, çocuğuna eşinin göbek adı olan “Ali” ismini verdi. Henüz evliliğinin üçüncü ayı içinde eşini kaybetmesinin ve bu acı günleri yaşarken iki aylık hamile olmasının kendisine tarif edilemez bir acı verdiğini belirten Melek Tanışma, “Ne eşim oğlunu, ne de oğlum babasını hiçbir zaman göremedi, göremeyecek. Bunu bilmek beni derinden yaralıyor. Ama tek tesellim eşimin bir parçası olan oğlumu dünyaya getirmem oldu” dedi.
Başsağlığı yerine

Ev aldınız mı sorusu

OSTİM’de yaşanan patlamada bir ateş de Özkan ailesine düştü. 3 yıldır OSTİM’de çalışan Bayram Özkan’ı ilk patlamada kaybeden Döndü Özkan, şimdilerde 9 yaşındaki oğlu Mustafa Özkan ile hayat mücadelesi veriyor. Döndü Özkan, “Nereye gitsem başsağlığı dilemek yerine, ‘Ev aldınız mı’, ‘Ne kadar para aldınız’ gibi sorulara maruz kalıyorum. Şimdi bana dünyayı verseler eşim geri gelmez” diye konuştu.

OSTİM’deki facia, 4 yaşındaki Sıla ile 8 yaşındaki Emircan kardeşleri de küçük yaşta babasız bıraktı. İlk patlamada Ali Yiğit’i toprağa veren Saniye Yiğit, patlama gününü şöyle anlattı: “Patlamadan bir gün önce çocuklarla beraber eşimin kız kardeşinin düğününe gitmiştik. Tam düğünün olacağı gün eşimin ölüm haberini televizyondan öğrendik. Dünyamız ters döndü.” Küçük kızı Sıla’nın her şeyden habersiz günlerce evin içlerinde babasını aradığını ifade eden SaniyeYiğit, “Yaşı itibariyle dünyadan habersiz. Babasının fotoğrafını biran olsun elinden bırakmıyor. Gece fotoğrafı yanına koymadan uyutamıyorum.”

Babam mı var gezeyim

Hayatta oğlundan başka kimsesinin olmadığını dile getiren Döndü Özkan, şöyle devam etti: “Tutunacak tek dalım oğlum. Onun için ayakta durmaya gayret ediyorum. Ancak babasının ölümünü bir türlü kabullenemiyor. Son yedi aydır sokağa çıkmıyor, kendisini eve kapattı. Oğlum dışarı çık gez dediğimde, ‘Benim babam mı var ki gezeyim’ diyor. Pazar günleri babasıyla beraber vakit geçirirlerdi. Şimdi ise bir çocuğu babasıyla birlikte gördüğünde hırçınlaşıyor. İlk günlerde türlü vaatler sunan insanlar, şimdi aradığımızda telefonlarına dahi bakmıyorlar. Bu çocukların günahlarını nasıl ödeyebilecekler çok merak ediyorum.”

Kirayı 3 ay ödediler

PATLAMANIN ardından firma yetkililerinin kedileriyle çok yakından ilgilendiğini kaydeden Saniye Yiğit, kendilerine ev alınıncaya kadar başka bir eve kiraya çıkartıldıklarını ve bu süre zarfında kirayı firma yetkililerini üstlendiğini söyledi. Firmanın yalnızca ilk üç aylık kirayı ödediğini belirten Yiğit, “Biz aylık kirası 200 TL olan bir kapıcı dairesinde oturuyorduk. Bize bir ev bulduklarını ve ev alınıncaya kadar kirayı kendileri ödeyeceklerini söylediler. Bir yıllık kontratı kendileri yapmalarına rağmen yalnızca 3 ay kiramızı ödediler” dedi.