CHP’de operasyonu teşhir edince işler yine karıştı

Ancak, CHP İl Yönetim Kurulu üyesi Av. Cemil Can bu yazıya itiraz ediyor.
“Bütün partilerin il yönetim kurulu üyelerinin, parti tüzükleri elverdiği ölçüde, belli konulardaki görüşlerini tek başlarına veya grup olarak üst yönetim birimlerine aktarabilmelerinin son derece doğal bir iş olduğu bilinen bir şeydir. Ne var ki, ben parti içi sorunların basın yoluyla kamuoyu önünde tartışılmasını hiçbir zaman doğru bulmadım. CHP Ankara İl Başkanı veya yönetim kurulu üyeleri ile ilgili bir sorun olduğunda, o sorunu üs kurulların çözme yeteneğinin olduğuna inanırım. Zaten görevli ve yetkili olan organ da bu kurullardır. Bu vesileyle belirtmek isterim ki, CHP Ankara İl Yönetimi’nde kamuoyu baskısı ile çözülecek ağırlıkta sorunlar hiçbir zaman yaşanmamıştır.
Dolayısıyla tarafımdan size ulaştırılmamış olan “parti içi bir rapor”dan özetlenerek aktarıldığı izlenimi verilen bilgileri, benim adımla köşenizde yayınlamanız doğru olmamıştır. Size vermediğim bir haberin kaynağı olarak beni göstermeniz, basın etik kurallarına aykırılık teşkil edeceği tartışmasızdır. Özgür, tarafsız ve objektif gazeteciliğin gereğini yapacağınız inancıyla saygılarımı sunarım.”
Biz de saygımız gereği bu metni olduğu gibi yayınladık.
Herkesin dostlarını iyi tespit etmesi gerekir diye bir not düşmek zorundayız.
OKAY: BEN YOKUM
CHP eski Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Süha Okay da aradı. “İl Başkanı Tarık Şengül’ün, Ankara’daki bir balıkçıda Hakkı Süha Okay ve Tekin Bingöl ile yemek yerken deşifre oldu” cümlesine itiraz etti.
İki haftadır Bodrum’da tatilde olduklarını belirterek, “Öyle bir yemekte yoktum” dedi. Okay şunları ekledi:
“Bazı arkadaşlar ismimizi kullanarak kendi kavgalarına bizi malzeme etmek istiyorlar. Bu bizim işimiz değil. Biri bunları okuduğunda benimle ilgili kafalarında tereddüt oluşuyor. Bunlar benim dışımda... Ne yazık ki, Ankara il ile ilgili bir tartışma olursa, benim ismim kullanılıyor.”
KILIÇDAROĞLU- GÜRSEL ÇEKİŞMESİ
Bu arada çok sayıda CHP’li arayarak, tepkilerini bildirdiler. Anladığımız kadarıyla Ankara örgütü için Kılıçdaroğlu ile Gürsel arasında bir çekişme mı yaşanıyor? Ama bir üyenin anlattığını dinliyoruz:
“CHP Ankara İl Başkanı Tarık Şengül, Kılıçdaroğlu’na önceki gece istifasını sundu. Kılıçdaroğlu kabul etmedi ve sessizce Tarık Şengül’ün savunmasını dinledi.
Şimdi gözler Kılıçdaroğlu’nda...
Şengül, istifalar nedeniyle boşalan Yenimahalle İlçe Başkanlığı’nın yeni yönetimini atamak için 20 kişilik yönetimini toplantıya çağırdıysa da sadece 7 kişinin katılması üzerine atamaları yapamadı. Sinirlenen Şengül, mazeretsiz olarak kendini protesto eden 13 yöneticisinin tek tek ofislerine giderek karar defterini imzalatmayı denediyse de salt çoğunluk olan 11’i bulamadığı için başarısız oldu.
Bunun üzerine Şengül akşam üzeri Kılıçdaroğlu’nun yanına giderek, “beni çalıştırmıyorlar, dayanamıyorum, istifa edeyim isterseniz” dedi. Uzun süre sessizce dinleyen Kılıçdaroğlu’nun ‘Şimdilik görevinin başında kal’ dediği bildirildi.
Şengül’ün nüfuzlu Ankara milletvekillerini arayarak da “Ben sizlerin emrindeyim, örgüt beni çalıştırmıyor, durmadan engel çıkartıyorlar” dediği kaydedildi.”
Ve Kılıçdaroğlu’nun MYK’dan karar çıkarttığı ve Tarık Şengül’e yeniden görev verdi.
Yani bizim yazımız bu operasyonu teşhir etmiş oldu.
CHP’deki gelişmeleri arkadaşımız Okan Konuralp’in kaleminden ana gazetede okuyabilirsiniz.

Bayram provası

ANKARAMIZIN belkemiği, can damarları; Eskişehir yolu, Konya Yolu, Anadolu Bulvarı ve İstanbul Caddesi’dir. Alternatifleri yoktur veya olanlar da dar sokaklardır. Otobüs terminalleri, hava yolu otobüs durakları, birkaç hastane bu yollar üzerindedir.
Bayram provalarında Ankara halkı ve trafiği hiç dikkate alınmadan askeriye bu yolları günler öncesinden ve en önemli saatlerde kapatır, nasıl bir kaos keşmekeş kargaşa yaşandığını izah etmeye gerek yok.
Maalesef senelerdir bir çözüm aranmadı ve bulunmadı.
Yaklaşan 30 Ağustos ve 29 Ekim Bayramlarımız için bir tedbir alınınsa iyi olur.
Hüsamettin AKYIL