Erdoğan’a şikayet edeceğim

Ancak Roth, 2 saat beklemesine karşın izin çıkmayınca Şık’la görüşemedi. Roth, dün sabah Ahmet Şık’ın eşi Yonca Şık’la birlikte geldiği Silivri Cezaevi’nde gazetecilere yaptığı ilk açıklamada, “Ahmet Şık aslında bir semboldür. Türk gazetecileri işini yaptığı için cezaevinde tutuklu bulunmakta. Tabii ki demokrasi için bir risk faktörüdür” dedi. Ancak Roth ve beraberindekiler, iki saate yakın kaldıkları cezaevinden Şık’la görüşemeden ayrıldı. Roth, basın mensuplarına gerçekleşemeyen ziyaretle ilgili şunları söyledi: “İzin verilmedi. Bana karşı gösterilen muamele yüzünden çok öfkeliyim. Bizim 22 Temmuz tarihinde Adalet Bakanlığı’na gönderilen resmi bir başvurumuz var. Alman Büyükelçi, Dışişleri Bakanlığı’na yazı gönderdi. Alman Konsolosu birçok defa telefon etmiş. Biz orada beklerken yarım saat sonra, ‘Evet izin çıkmış’ dendi. Yani Dışişleri Bakanlığı’ndan. Yarım saat sonra ‘Bize yazılı olarak ulaşması lazım’ dendi. Ondan sonra, ‘Evet onay çıktı ama bize yazılı olarak ulaşmadı’, ondan sonra da “Evet ziyaret edebilirsiniz’ dendi. Ondan sonra çok sert bir kontrolden geçirildikten sonra, biri geldi ve ziyaret edemeyeceğimiz bilgisini verdi. Bana karşı böyle muamele yapılamaz. Resmi bir şikâyet yazısı yazacağım. Hem Adalet Bakanlığı’na hem de Başbakan Tayyip Erdoğan’a.

Siz neden korkuyorsunuz? Neden bir gazeteciyi ziyaret edemiyorum? Neden Ahmet Şık’a ‘Sen 20 yıldır karanlığa ışık getirmeye çalışan birisi olarak Ergenekon yani derin devlet hakkında açıklama getirmeye çalışan sen neden Ergenekon tutuklusu olarak bulunuyorsun?’ diye soramıyorum.

Aptal bir bahane

Ben bu hükümete, bu başbakana, Tayyip Erdoğan Bey’e şunu söylemek istiyorum: Yaşamak için ekmek ve su lazım. Demokrasinin yaşaması için basın özgürlüğünün, ifade özgürlüğünün yaşaması şartı var, yoksa bu demokrasi yaşayamaz. Basın özgürlüğü için, Nedim Şener ve Ahmet Şık’ın hür bir şekilde gazetecilik görevlerini yapabilmeleri için mücadele vereceğim. Ekim ayında bir daha Türkiye’ye geleceğim. Geldiğimde umut ediyorum Şık ve Şener’i hür gazeteciler olarak karşılayabileyim. Hür gazetecilik yoksa demokrasi de yok. Yönetmeliğe göre 10 gün önceden başvurmak gerektiği bahanesi gerçekten aptal bir bahane, bunu bize telefonla söyleyebilirlerdi. Bu kabul edilmez. Türkiye’nin dostlarına böyle muamele yapılıyorsa, dost olmayanlara ne yapılır? Almanya’da ve AB’de Türkiye’nin Avrupa üyeliğini savunan birisi olarak bunu gördükten sonra işimiz çok zor.”

Akşam saatlerindeyse Silivri’den dönen Roth’a izin çıktığı haberi geldi. Ancak Roth bu kez de ziyaret saati geçtiği için tekrar cezaevine gitmedi. Adalet Bakanlığı yaptığı açıklamada, “Sayın Roth’un, izin talebi sonuçlandırılmadan Silivri Ceza İnfaz Kurumuna gittiği ve izin yazısının ulaşmasını beklemeden izin verilmediği gerekçesiyle kurumdan ayrıldığı anlaşılmıştır” denildi.