Yedi düvele nam saldılar

Güncelleme Tarihi:

Yedi düvele nam saldılar
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 06, 2011 10:55

Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nin 650 yıllık tarihinde, yaptıkları güreşler ve yaşam tarzlarıyla öne çıkmış, ün yapmış pehlivanlar aradan uzun yıllar geçmesine rağmen unutulmuyor.

Çeşitli kaynaklarda kendilerine yer verilirken, güreşseverler ve pehlivanlar da sohbetlerinde onları anıyorlar.

Dünyaya Türk'ün gücünü gösteren, güreştikleri dönemlerde sırtları kolay kolay yere getirilemeyen pehlivanlar sayesinde “er meydanı” Kırkpınar, en parlak ve en görkemli yıllarını yaşadı, bir efsane oldu. Yaptıkları güreşler dilden dile dolaşan ve çeşitli kaynaklarda yer alan pehlivanlar, mertlik, dürüstlük gibie ahlaki özellikleriyle de topluma örnek oldular.

Çeşitli kaynaklara göre, müthiş kuvvetleri, oyun teknikleriyle unutulmazlar arasında yer alan isimlerden biri de II. Sultan Mahmut devri başpehlivanlarından Yozgatlı Kel Hasan... Kalyoncu olarak 1827 Navarin Deniz Savaşı'na katılan ve yeniçeriliğin kaldırılmasından sonra da Kırkpınar'da başpehlivanlığı elde eden Yozgatlı Kel Hasan, şöhreti günümüze kadar gelenler arasında.

Sivastopol Savaşı'nda (1854-1855) topçu askeri olarak çarpışan Akkoyunlu Kazıkçı Kara Bekir, Sultan Abdülaziz tahta çıktıktan sonra (1861) nam saldı. Arnavutoğlu Ali Pehlivan ile berabere kalan Kazıkçı Kara Bekir, Kırkpınar'da başpehlivanlığı kazandı.

Arnavutoğlu Ali Pehlivan da, Kırkpınar'ın ünlülerindendir. Abdülaziz'in veliahtlığı zamanında (1839-1861) saraya gelen Arnavutoğlu, 1860 yılında Kırkpınar başpehlivanlığını kazandı. O devrin iri-yarı pehlivanlarının aksine 80-85 kilo ağırlığında olan Ali Pehlivan, gayet zeki ve usta bir güreşçi olarak tanınıyor. Gençliğinde Yunanistan'da şekercilik yaptığından “Arnavutoğlu” lakabı takılmış olup, Arnavut kökenli değildir. Bu büyük pehlivan 42 yaşına kadar güreşmiş ve hiç yenilmeden meydanlardan çekilmişti.

Kırkpınar'da güreş yapan Pomak güreşçilerinin bilinen ilki olan Kavasoğlu Koca İbrahim, 1830'larda doğmuş, gayet iri yapılı yağlıcılardandı. Sultan Abdülaziz'in padişahlığı sırasında saraya alınmış, Şamdancıbaşılığı görevini yürütürken spora da devam etmişti. Arnavutoğlu Ali Pehlivan'dan 15 yaş küçük olduğu belirtilen Kavasoğlu, başpehlivanlığın Pomaklar'dan başkasına geçmemesi için Kel Aliço ile Kara İbo'yu yanına getirtmişti. Bu üç pehlivan akrabaydı. Kavasoğlu 1.90 metre boyunda ve 150 kilo ağırlığındaydı. Koca Yusuf'un hayran olduğu güreşçi Şamdancıbaşı Kara İbo da Abdülaziz'in başpehlivanlarındandı. Gayet yakışıklı ve kuvvetli bir yiğit olan Kara İbo, sarayda şamdancıbaşılık yaptı. Sultan Abdülaziz ile birlikte Paris'e giden Kara İbo, padişahın gözdelerinden Arzıniyaz'a gönül verdi ve amansız bir hastalığa tutularak, (kimilerinin iddiasına göre padişah tarafından zehirletilerek) öldü.

KEL ALİÇO PEHLİVAN

Kırkpınar güreşlerinin tartışmasız en büyük ismi Plevneli Kel Aliço idi. Kırkpınar'da tam 27 yıl başpehlivan oldu. Üst üste üç yıl başpehlivanlığı kazananlara altın kemer verilmesi o dönemlerde uygulansaydı kendisinin 9 altın kemer alması gerekiyordu. 1885 tarihine kadar güreşe devam eden Kel Aliço, Şamdancıbaşı Kara İbo ve Makarnacı ile birlikte Kırkpınar'da başpehlivanlık namını sürdüren pehlivanlardandır. Suyolcu Mehmet pehlivan Aliço'nun “gaddar” olduğunu anlatırdı.

Sultan Abdülaziz'in huzurunda Kel Aliço'yu yendiği söylenen Makarnacı Hüseyin Pehlivan da sarayda kuşçubaşılık yaptı. Makarnacı, Kırkpınar'dan yetişme bir pehlivandı.

Bu dev güreşçilerin yanı sıra aynı dönemlerde Hamlacı Kayısoğlu, Hamlacı Sarı Hüseyin, Hamlacı Mustafa, Büyük Danacı, Küçük Danacı, Karagöz Ali, Pomak Deli Murat, Has Ahırlı Abdurrahman, Deliosmanlı Kara Ahmet, Has Ahırlı Çorumlu Zeynel, Koca Yusuf un ustası Pamukçulu veya Pamuk Osman, Suyolcu Mehmet Pehlivanlar da er meydanlarında güreş yaptı.

Koca Yusuf'un başarının doruğunda olduğu yıllarda Kel Aliço'nun çırağı Abdul Halil (Adalı Halil) Filiz Nurullah, Kara Ahmet, Kurtdereli Mehmet Pehlivan, Bursalı Koca Rüstem ve Katrancı Mehmet Pehlivan en ünlü pehlivanlardandı.
Suyolcu Mehmet Pehlivan anılarında yenilgi yüzü görmeyen Yörük Ali Pehlivan'ın çırağı olduğunu belirtiyor. Kendi çırağı olarak da Çolak Molla Mümin Hoca'yı göstermiştir. Suyolcu'ya göre Mümin Hoca, Rami civarında yapılan bir güreşte Koca Yusuf'u açık düşürmeyi başaran tek güreşçiydi. Molla, genç yaşta öldürüldü.

Tophaneli Yusuf Mehmet (Küçük Yusuf) da Koca Yusuf devrinin iyi pehlivanlarındandı. Kara Ahmet'i 3 dakikada yenen Yusuf, Kırkpınar'ın dışında fazla nam sahibi olamadı.

1867 yılında Edirne'de Meriç nehrinde bir adada dünyaya gelen Adalı Halil (Abdül Halil) pehlivanlık sanatını ustaların ustası Kel Aliço'dan aldı. 1.88 metre boyunda ve 120 kilo civarındaydı. Güreşler kızışınca ustası Kel Aliço gibi o da gaddarlaşırdı. Adalı Halil, Avrupa ve Amerika'da en fazla mindere çıkan ve en fazla galibiyet elde eden üç pehlivanımızdan birisidir. Birleşik Amerika'da “Sultanın Aslanı” olarak nam salan Adalı, Koca Yusuf ayarında bir pehlivandı. Türk gibi kuvvetliler kuşağının en tanınmış güreşçilerinden biridir. Adalı'nın yağcısı “Paşa Mustafa”, güreşseverlere Adalı ayarında pehlivan görmediğini anlatmıştı. 1960'larda 80 yaşında olan Paşa Mustafa, 1900'lerde Kırkpınar'da yağcılık yapmaya başlamıştı. Adalı'yı anlatırken 'Gayet geniş sırtı vardı. Filozof bir adamdı. Hiç bir zaman güreşi uzatmak istemez, rakiplerini en kısa sürede yenmeye çalışırdı. Onun gibi künde atanını, kazık vuranını görmedim' dediği söylenir.

Yağlı güreşin ünlü bir diğer pehlivanı da Şumnulu (Bıyıklı köy) Filiz Nurullah'tı. Hacı Filiz diye de anılan bu pehlivan 1870 yılında doğmuştu.. Tam adı Ali Nurullah Hasan idi. İki metre iki santim boyunda ve 150 kilo ağırlığındaydı. Avrupa'nın pek çok şehrinde ve Birleşik Amerika'da güreşmiş, pek çok karşılaşmalara fazla iri-yarı olduğundan sokulmamıştı. Desbounet adlı Fransız beden eğitimi öğretmeni Filiz'i anlatırken 'Onun salonda durması bile insanı titretmeye yetiyordu' demiştir.

Hacı Filiz Fransa'da altın kemer güreşlerinde birinci olmuş, Saint Petersburg ve Londra'da güreşmiştir. Filiz ilk defa Koca Yusuf ve Filibeli Kara Osman ile birlikte Paris'e gitmiş, fiziği ile büyük ilgi çekmişti.

Deliormanlı İbrahim Mahmut ise Koca Yusuf'la aynı yaşlardaydı. Hergeleci İbrahim diye nam salmıştı. Babası ve kendisi katırcılık yaparlardı. Hergeleci 1.85 metre boyunda ve 100 kilo civarındaydı. Türk güreşinde en fazla oyun bilen güreşçi olarak tanınırdı. Koca Yusuf'u Paris'te yenecek güreşçi çıkmayınca Türkiye'den O'nu bulup Paris'e getirirler. Hergeleci, Koca Yusufu yenememiş, buna karşılık Kel Aliço'nun çırağı Adalı Halil'le Selanik Başçınar'da berabere kalmış, Çorlu'da kılçık atarak galip gelmiş müthiş bir pehlivandı. Güreş sanatını Torlaklı Deli Hafız'dan öğrenmişti. 1923 yılında hayata gözlerini kapatan bu namlı güreşçi İzmit Derbent'teki Sanmeşe Köyü'nde ustasıyla birlikte gömülüdür.

Hergeleci İbrahim, 1899 yılında Paris'te Dünya şampiyonluğu kazanan Kara Ahmet'in ustasıdır. Tekirdağlı Memiş de yine Kırkpınar'ın namlılarındandı. 'Tekirdağlı Memiş, analar böyle aslan görmemiş' şeklinde kendisine türkü yakılan bu pehlivan 1869 yılında Deliorman'da dünyaya gelmiş 1.92 metre boyunda ve 120 kiloydu.

Hergeleci İbrahim'in çırağı Kara Ahmet, 1870 Hazergrad doğumluydu. 1.80 metre civarında boyu ile 100 kilo civarında da ağırlığı bulunmaktaydı. 1899 yılında Paris'te dünya şampiyonu, bir yıl sonra da şampiyonlar şampiyonu unvanını kazandı. Paul Pons ile yedi saat güreşmelerine rağmen yenişemediler. Ahmet, 'berabere kaldığımız taktirde şampiyonlar şampiyonu unvanın bana geçer' demiş ve jüri de bunu kabul etmişti. Neticede şampiyonlar şampiyonu da oldu. Rus güreşçisi Pytlajinski ile üç karşılaşma yapan bunların birini kaybeden Kara Ahmet, yarıda kalan ikinci karşılaşmasından sonra Pytlajinski'yi 58 saniyede tuşladı.

Juliette isimli bir Fransız kızı ile evlenen ve İstanbul'a dönen Kara Ahmet 24 Mayıs 1902 tarihinde genç yaşta beyin kanamasından hayata gözlerini kapattı. Kara Ahmet, yağlıda Koca Yusuf ayarında bir pehlivan değildi.
Kara Osman, Arap Sait, Bursalı Koca Rüstem, Büyük Yaşar, Yaşar İsmail ve Kepsutlu Çakır, Yusuf ve Kurtdereli devirlerinin namlı pehlivanları arasındaydı.

Koca Yusuf'tan sonraki tanınmış başpehlivanlar arasında ise şu isimleri saymak mümkündür; Kıyıcı Osman, Tamburacı Osman Pehlivan, Şumnulu Mestan, Kara Mustafa, Salim, Hüseyin Selim, Kara Mehmet, Koç Mehmet, Mehmet Efendi, Mandıralı Ahmet, Koca Hasan, Murat Ali, Neşet, Hüsmen, Koç Ali, Recep Pengal, Salih Süleyman, Tevfik Ali, İbrahim Gazi, Kızılcıklı Mahmut, Kara Ali, Mustafa Ahmet, Kara Safi, Rasim ve Hüseyin.
Kırkpınar'ın Altın kemerli pehlivanları ise şöyle; Ordulu Mustafa Bük, Karamürselli Aydın Demir, Denizlili Hüseyin Çokal ve Karamürselli Ahmet Taşçı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!