Tekzip metni

Güncelleme Tarihi:

Tekzip metni
Oluşturulma Tarihi: Nisan 21, 2011 00:00

Hürrİyet Gazetesi’nin 28.10.2010 tarihli nüshasının 25. sayfasında yer alan “Az demişiz” başlığı ile Oktay Ekşi tarafından kaleme alınan ve Çevre ve Orman Bakanı Sayın Veysel Eroğlu için ağır hakaret içeren ifadelerin kullanıldığı köşe yazısının tekzibidir.
Hürriyet Gazetesi’nin 28.10.2010 tarihli nüshasının 25. sayfasında “Az Demişiz” başlığı ile gerçeğe, hukuka, basın meslek ilkelerine açıkça aykırı olarak kaleme alınan yazı sebebiyle müvekkilimizin kişilik hakları ve saygınlığı kasten ve ağır biçimde ihlal edilmiştir. Sözkonusu haberde müvekkilimiz Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu’nun Çevre Bakanı anlayışıyla değil “Çevre Düşmanlığı Bakanı” gibi görev yaptığı, elektrik üretiminde dışa bağımlılığın azaltılmasına yönelik olarak kurulan hidroelektrik santrallerinde elektrik üretecek şirketlere akarsuları peşkeş çektiği ifade edilerek, çok ağır ve terbiye sınırlarını aşan sözlerle tüm ahlaki değerlerini satabilecek bir zihniyete sahip olduğu ima edilmiştir.
Mezkur yazıda müvekkilimiz Prof. Dr. Veysel Eroğlu’nun Çevre ve Orman Bakanlığı sıfatı ile yaptıklarının birbirine zıt olduğu iddia edilerek, Anadolu’daki 2000’den fazla akarsuyun elektrik üretimi maksadıyla şirketlere peşkeş çekildiği iddia edilmiştir.
Hiçbir şekilde sorumlu gazetecilik anlayışı ile örtüşmeyen sözkonusu yazıda, kamuoyu nezdinde, dürüst, başarılı ve saygın bir bakan olan müvekkilimizin kamu menfaatlerine aykırı hareket ettiği algısını yaratan işbu ifadenin mesnetsiz iddialardan ve müvekkilimizin onur, şeref ve haysiyetini, halkın nezdinde kazandığı itibarını ve güvenilirliğini açıkça haleldar eden iftiradan ibaret olduğu açıktır.
Çevre ve Orman Bakanlığı hayatın kaynakları, havayı, suyu, ağacı ve toprağı kısaca çevreyi korumak ve iyileştirmekle mesul kuruluş olarak vazifesini layıkıyla yerine getirmektedir ve getirmeye devam edecektir. Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu’nun bakanlığı döneminde, su kaynaklarımızın korunması ve mevcut potansiyelimizin değerlendirilmesi başta olmak üzere pek çok alanda dünyanın takdirini kazanan birçok çalışma hayata geçirilmiştir.
Ülkemiz için yenilenebilir kaynaklar içerisinde potansiyel açıdan ön plana çıkan kaynak, hidroelektriktir. Enerjide dışa bağımlı bir ülke olmamız dolayısıyla HES’lerin yapılması ülkemiz menfaati açısından bir zarurettir. HES’ler yenilenebilir, çevre dostu bir enerji kaynağıdır. Şu ana kadar yaklaşık 1.600 adet HES projesi geliştirilmiş olup, bu projeler tamamlandığında yıllık 82 milyar kilowatt saat enerji üretilecektir.
Kamuoyunda akarsuların ve derelerin satıldığı algısını uyandıran tekzip konusu yazı gerçeği yansıtmamakta olup 26 Haziran 2003’te yürürlüğe giren Su Kullanım Hakkı Anlaşması Yönetmeliği ile sadece suların kullanım hakkı verilmiştir. Tek bir akarsuyun dahi satılması söz konusu değildir.
Müvekkilimizin bakanlık döneminde içme suyu, sulama, atık su, ağaçlandırma, taşkın koruma, katı atık gibi çevre ile alakalı pekçok alanda da önemli çalışmalara imza atılmıştır. Ülke genelinde 15 düzenli depolama tesisi ile 23 milyon nüfusa hizmet verilirken, bugün 59 tesisle 41 milyon nüfusa hizmet verilmektedir. Atık su arıtma tesisi ile hizmet edilen belediye sayısı 375’e ulaşmıştır. Bu tesislerle nüfusun % 70’inin atık suları arıtılmaktadır. Gemilerin oluşturduğu atıkları toplamak için limanlarda 198 adet atık kabul merkezi oluşturulmuştur. Ayrıca denizlerimiz, 198 istasyondan sürekli takip edilmektedir. Günümüzde 314 plaj, 14 marina ve 9 yat limanı olmak üzere toplam 337 Mavi Bayrak ile dünyada 4. sırada yer almaktayız. Buna ek olarak 116 hava kalitesi ölçüm istasyonu ile illerimizin hava kalitesi anlık olarak takip edilmektedir. Şu an itibarı ile ülkemizin % 65’inin 1/100.000’lik çevre düzeni planları tamamlanmıştır.
Çevre ve Orman Bakanlığı, koruma-kullanma dengesini gözeterek korunan alanlara her geçen gün yenilerini ilave etmektedir. Bu çerçevede 33 olan milli park sayısı 41’e, 17 olan tabiat parkı sayısı 42’ye ulaşmıştır. Ayrıca toplam 88 kent ormanı kurulmuştur.
Cumhuriyetimizin en büyük ağaçlandırma hamlesi olan Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberliği 2008 yılında başlatılmıştır. Seferberlik kapsamında hedefimiz 5 yılda Trakya büyüklüğünde 2.300.000 hektar alanda 2,3 milyar fidan toprakla buluşturmaktır. Seferberliğin iki yılında bütün hedefler aşılarak yaklaşık 1 milyon hektar alan ağaçlandırılmış ve 566 milyon fidan toprakla buluşturulmuştur. Bu çalışmalar neticesinde Türkiye, ağaçlandırmada dünyada ilk üçe girmiştir.
Türkiye, iklim değişikliği ile mücadele hususunda alınan kararlarda daha etkin söz sahibi olabilmek maksadıyla 26 Ağustos 2009 tarihinde Kyoto Protokolü’ne resmen taraf olmuştur. Bu tarihe kadar Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi altında yürütülen çalışmalara aktif katılım sağlayan ülkemiz, Kyoto Protokolü’ne taraf olmasıyla, protokole taraf ülkelerin oluşturduğu çalışma gruplarına da katılarak özel şartlarımızı ifade etme imkânına kavuşmuştur. Diğer ülkelerin en son açtığı ve en zor fasıllardan olan Avrupa Birliği (AB) Çevre Faslı, 12. Fasıl olarak 21 Aralık 2009 tarihinde müzakerelere açılmıştır.
Yukarıda sayılanlar Sayın Veysel Eroğlu’nun Çevre ve Orman Bakanlığı döneminde gerçekleştirilen icraatların bir bölümü olup, müvekkelimizin çevreye verdiği önemi ve mezkur yayının içeriğinin gerçekdışı olduğunu tevsik eder mahiyettedir.
Müvekkilimizin kişilik haklarını kasten ve ağır bir biçimde ihlâl etmiş olan mezkur yayın sebebiyle her türlü yasal yollara müracaat edileceğini kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız.

Tekzip Talep eden Prof. Dr. Veysel EROĞLU
Vekili Av. Muhammet AKSAN
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!