Suudilerle ortaklık yapacak, Körfez ülkelerini doyuracak

TÜRKİYE’de günde 250 bin kişiye yemek servisi Yemekçi, rotayı yurtdışına çevirdi. Suudi Arabistanlı bir firmayla görüşme aşamasında olan şirket, 2011 yılında bu ülkenin de yemekçisi olmayı hedefliyor. Anlaşma gerçekleşirse, Karslı girişimci Atalay Bulutoğlu’nun kurduğu ve dört çocuğuyla beraber yönettiği Bulutoğlu Grubu bünyesindeki Yemekçi’nin Yönetim Kurulu Üyesi Barbaros Bulutoğlu, “Her yerden talep geliyor. Asya ülkeleri yanında Ortadoğu ülkelerinden de teklif alıyoruz. Şu anda somut olarak Suudi Arabistanlı bir firmayla görüşmelerimiz sürüyor. Özellikle hastane yemeği alanındaki uzmanlığımıza talipler” dedi.
35-40 milyon dolar
Suudilerle ortak şirket kurarak ülkede faaliyet gösterebileceklerini kaydeden Bulutoğlu, şu bilgileri verdi: “2011 yılında bu anlaşmanın tamamlanmasını bekliyoruz. Şirkete yüzde 25 hisse vereceğiz. Yeni şirketle önce Suudi Arabistan’a sonra diğer Körfez ülkelerine açılmayı planlıyoruz. İsteğimiz yemek malzemesini de buradan götürerek ekonomiye katkı sağlamak. Bu anlaşma 35-40 milyon dolarlık bir iş hacmi sağlayacak. Kendi elemanlarımızla çalışacağız.”
Ette spekülasyon var
Yemeklerin yüzde 55’le en önemli girdisinin et olduğunu da kaydeden Bulutoğlu, et fiyatlarındaki spekülasyonlarla ilgili şu görüşleri dile getirdi: “Kırmızı et fiyatlarında Temmuz 2009’dan beri yüzde 100’lük bir artış var. Devreye spekülatörler giriyor. Ülkenin her bölgesinden hayvan toplayarak piyasaya arzı kısıyorlar. Çünkü bu spekülatörler, 2008 yılından bu yana global boyutta yaşanan bankacılık krizinden ötürü borsa kârına dayalı kazançlarının azalmasını seyrediyorlar. Et fiyatını kimin nasıl şekillendirdiğine bakmak lazım. İki ay önceye kadar et bulamaz hale geldik. Beyaz et fiyatı ise yükseldi. İthal et ekim ayı sonundan itibaren piyasaya girdi, fiyatlar da inmeye başladı.”

200 milyon dolar cirosu var, 50 ilde hizmet veriyor

TÜRKİYE’de 50 ilde her sektörden müşterileri olduğunu aktaran Yemekçi’nin diğer Yönetim Kurulu Üyesi Levent Bulutoğlu, şunları söyledi: “500 büyük firmanın 120’sine hizmet veriyoruz. Üniversiteler, kolejler, askeriye, belediyeler, hastaneler, büyük firmalarla çalışıyoruz. İş Bankası, Yapı Kredi, Novartis, Ford, Memorial, Amerikan Hastanesi, Galatasaray Üniversitesi müşterilerimiz arasında. 5 bin çalışanımız var. Yıllık ciromuz 200 milyon dolar. Gıda ihracatı yapan Bulutoğlu Grup’la bu 250 milyon dolara çıkıyor. Türkiye’de catering sektörünün büyüklüğü 5 milyar dolar. Hizmet sektöründe yerli firma olarak küresellerle mücadele ediyoruz. Yerliler arasında birinci sıradayız.”

Kars’ta kuruldu iki oğul geliştirdi

YEMEKÇİ’nin de bir parçası olduğu Bulutoğlu Gıda ve Lojistik Hizmetler’in temelleri 1945 yılında, Kars’ta atıldı. Ailenin büyükbabası Suca Bulutoğlu’nun canlı hayvan ithalat ve ihracatıyla başladığı ticaret, Atalay Bulutoğlu’nun ilk açılım hareketiyle 1970 yılında gerçekleşti. Bulutoğlu Gıda, İstanbul Unkapanı’nda gıda taahhüt toptancılığıyla sektöre girdi. Bulutoğlu Gıda, 2001 yılında Barbaros ve Levent Bulutoğlu’nun yönetime katılmasıyla birlikte hızlı büyüme yakaladı. 2002 yılında Yiğit Yemek Sanayii’ni kuran, 2008’de Koç Holding’den satın alınan Yedi Divan Yemek Fabrikasını faaliyete geçiren kardeşler, aynı yıl İzmir Kemalpaşa’da 35 bin metrekare kapalı alana sahip yağlı tohum fabrikası satın aldı.

Kriz sektörü küçülttü biz büyümeyi başardık

YEMEKÇİ Yönetim Kurulu Başkanı Atalay Bulutoğlu, toplu yemek sektörünün krizden etkilendiğini ve yüzde 40’lara varan küçülme yaşandığını vurgulayarak, şu değerlendirmeyi yaptı: “Bazı firmalar kapandı, bazıları eleman çıkardı, çeşidi azaltanlar oldu. Hepsi sektörü etkiledi. Ama artık krizin etkilerinin geçtiğini görüyoruz. Otomotiv firmalarında vardiyalar üçe çıkartıldı. Krizden etkilenmeden yüzde 30 büyüdük. 2011’de yüzde 25’lik büyüme hedefliyoruz Bu yıl yeni oyuncular görebiliriz.”

Her sektör için ayrı ekip var

YEMEKÇİ’deki Bulutoğlu Ailesi’nin tek kadın üyesi Nazlı Bulutoğlu, öğle tatilinde yenen yemeğin çalışanların mutluluğu üzerinde pozitif etkisi olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu: “Hizmet verilen her sektör için ayrı bir departman oluşturduk. Eğitim kurumları, hastane hizmetleri, şirketler için ayrı bir ekibimiz var. İlkokul öğrencisiyle hastanede yatan bir hasta ya da refakatçisinin veya yoğun bir ameliyattan çıkmış doktorun beklentisi birbirinden farklı.”