Ata'nın çiftliği İstanbul'da büyüyecek

Güncelleme Tarihi:

Atanın çiftliği İstanbulda büyüyecek
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 17, 2010 10:51

Atatürk’ün bozkırın ortasında yeşerttiği ve daha sonra milletine hediye ettiği Atatürk Orman Çiftliği’nin ürünleri İstanbul'a yayılıyor.

Haberin Devamı

 AOÇ, yarın Avrupa ve Anadolu Yakası için iki ayrı ana bayilik ihalesi düzenleyecek. Böylece şimdiye kadar sadece birkaç yerde satışa sunulan ürünler, çok daha fazla sayıda noktada tüketici ile buluşacak.

AOÇ Müdürü Ömer Bülent Arslan’ı İstanbul için yapılacak ihaleyi konuşmak için ziyaret ediyoruz. Ancak sadece iki yıllık görev süresince yapılan yatırımlar, hazırlanan projeler ve duyulan heyecan karşısında şaşkınlığımızı gizleyemiyoruz. Mesela artık çiftlikte köfte ve kokoreç kokularının yerini kültür ve sanat alacak. AOÇ, Başkent’in gözde kültür, sanat ve spor merkezi olacak. Butik oteller, amfi tiyatrolar, sinema ve sergi salonları, plastik sanat atölyeleri yapılacak.

- Katkısız denmesine karşın günlerce bozulmayan yoğurtlar, sütler… İçinde süt olmayan sütlü-kaymaklı dondurmalar.. Bal diye satılan şekerlemeler… Böyle bir ortamda Başkentli diğer yerlere göre şanslı. Çünkü AOÇ var… Nasıl oluştu bu güven?

Haberin Devamı

ARSLAN: AOÇ, 1925 yılından günümüze kadar faaliyet gösteren ülkemizin en fazla kurumsal bilgi ve tecrübe birikimi olan kurumlarından. Ürünlerimiz tamamen katkısız ve doğal olarak üretiliyor. Tüketicilerimiz, ürünlerimizin raf ömrünü uzatıcı ve aroma düzenleyici gibi katkı maddelerini kullanmadığımızı biliyor.

ATA’NIN VASİYETİ

Türkiye genelinde satış atağına geçtiniz… İstanbul’da işleri büyütüyorsunuz… Rekabet sizi korkutmuyor mu?

ARSLAN: Atatürk’ün vasiyeti var. Burayı Hazine’ye devrederken: “Hilyesiz ve nefis gıda maddeleri temin eylemek…” görevini veriyor. Bu sorumluluk ile hareket ediyoruz. Bakın vasiyet karşımda asılı. Haftada birkaç kez okuyorum bu vasiyeti… Herkese de okumasını tavsiye ediyorum. Ayrıca Tarım Bakanlığı’na bağlı bir kuruluş. Olmazsa olması ‘gıda güvenliği’. Buranın kaliteli ürün üretme sorumluluğu var. Dolayısıyla biz kalitede rekabet ediyoruz. Kaliteden ve hilesiz gıda ilkesinden taviz vermiyoruz…

İSTANBUL’DAN TALEP ÇOK!

İstanbul için iki ana bayilik ihalesi yapacaksınız… Kimler başvuruyor?

ARSLAN: İhalemiz 18 Ağustos saat 14.00’te yapılacak. Gıda sektöründe faaliyet gösteren, deneyimli, dağıtım ağına sahip firmalar başvuruyor. İstanbul’dan yoğun talep geldiği için orada ana bayilik sistemine geçmeye karar verdik. Avrupa ve Anadolu yakası için iki ayrı ihale yapılacak. Ankara ve İzmir’de baş bayilerimiz var. Ayrıca Gaziantep, Şırnak, Van ve Eskişehir gibi bir çok ilde bayilerimiz var. Talep gelen her yere göndermeye hazırız.

Haberin Devamı

İstanbul’un talebini karşılayabilecek kapasiteniz var mı? Bir de İstanbullu daha çok hangi ürünlere ilgi gösteriyor?

ARSLAN: Kapasite sorunumuz yok. Gelen talep geldiği kadar üretim yapmaya hazırız. İstanbul’dan dondurma, bal ve meyve sularımız için yoğun talep alıyoruz.

GERÇEK SÜTTEN DONDURMA…

Dondurmanızda gerçek süt kullanıyorsunuz. Büyükler özellikle de anneler için vazgeçilmez olsa da çocuklar biraz mızmızlanıyor sanki…

Aysel ALP yazıyor
hurriyet.com.tr

ARSLAN: Dondurma ve sütlerimizde devlet üretme çiftliğinin yani TİGEM’in sütünü kullanıyoruz. Bunlar hastalıktan ari işletmeler. Bir de merkezi sağım sistemi ile sağıldığı için bakteri ve stomatik hücre sayısı düşük oluyor. Ayrıca pastörize etmeden önce zararlı bakteri ve stomatik hücre sayısını yüzde 80 azaltan yeni bir makine aldık. Böylece yüksek ısıda pastörize etmemiz gerekmiyor.

Haberin Devamı

Dolayısıyla sütün ya da dondurmanın ömrünü uzatmak için katkı maddesi kullanmıyoruz. Türkiye’de dondurmayı fabrikada üreten ilk kuruluşuz. Dondurmamızı gerçek sütten üretiyoruz. 1 lt dondurma için 1 lt süt kullanıyoruz. Klasik dondurmanın yanı sıra kakaolu, vişneli, limonlu, diyabetik, light dondurma çeşitlerimiz var. Ayrıca bu sene keçi sütünden Maraş Dondurması ile Damlasakızlı çeşitlerini piyasaya sürdük. Gelecek yıl da kornet dondurma üretimine başlayacağız. Evet 25 yaş altı gençler bizi tanımıyor. Onlara kendimizi sevdirmek ve tanıtmak için bir dizi çalışma başlattık. Gençlere yönelik ‘Lezzetli Kelimeler’ yarışmamız internet sitemizden devam ediyor.

Haberin Devamı

AOÇ markasının tanıtımı ile ilgili bir yarışma açtık. AOÇ’nin logosunu da değiştireceğiz. AOÇ’nin marka tescili yoktu. 2008’de biz aldık. Artık kimse bu ismi kullanamaz…

Yakın dönem planlarınızda neler var?

ARSLAN: Pekmez, tahin, reçel gibi kahvaltılık ürünler grubuna ciddi olarak gireceğiz. Keçi sütü anne sütüne en yakın süt. Günlük keçi sütü üretimine başladık. Özellikle zincir marketlerde tanıtım stantları açacağız.

ŞARAP DA SATIYOR…

Peki ya şarap… Şarap fabrikası kapanmıştı… Hala kapalı mı?

ARSLAN: 2005-2007 döneminde yıllarında fabrika kapatılmış ancak biz göreve gelince yeniden üretime başladık. Eski şarap fabrikasını da müze ve sanat galerisi haline getirdik… AOÇ’nin 85. kuruluş yıldönümünde de açılışını yaptık. Şarap fabrikasında ise tadım alanları oluşturduk. Küçük davetler için ‘şık’ bir ortam yarattık.  Özetle AOÇ’yi ülkenin kurucusuna, Atatürk’ün felsefesine uygun bir görünüme kavuşturmak için proje üretmeye devam ediyoruz…

Haberin Devamı

Atanın çiftliği İstanbulda büyüyecek

KÖFTE KOKOREÇ KOKMAYACAK SANAT KAMPÜSÜ OLACAK!

Bunu nasıl yapacaksınız, biraz açar mısınız?

ARSLAN: Eski şarap fabrikasının yerinde AOÇ müzesi kurduk. Şimdi sanat galerisi yapacağız. Kampus içindeki Alman evini Devlet Konuk Evi tarzında restore edeceğiz. Eski hamamı, kebapçı olacaktı ihalesini iptal ettik, plastik sanatlar için çalışma alanı ve sergi alanı olarak düzenleyeceğiz. Artık köfteci, kokoreççi gibi ticari alan yaratmayacağız…

Yani köftecileri kokoreççileri kaldıracak mısınız?

ARSLAN: Hayır kaldırmayacağız. Çünkü bu bölge bir yanıyla da onlarla bütünleşmiş. Ancak bize ait olan TEKEL tesislerini geri alacağız. 93 dönümlük bu alanı geri aldığımızda bu bölge tamamen Başkentli’nin sosyal ve kültür alanı haline gelecek. Amfi tiyatro, açık-kapalı sinema salonları, spor alanları, çocuklar için kaykay-paten alanları, tenis kortu, voleybol, basketbol, koşu parkuru… Büyük binayı butik otel yapacağız, siloyu ise amfi tiyatro… Dolayısıyla bina yapmayacağız, mevcut binaları kullanıma uygun hale getireceğiz… Köfteci ve kokoreçcileri de bu alanın arka bölümüne yerleştireceğiz… Yani ön planda kültür, sanat, spor olacak…

Tüm bunlar için paranız var mı?

ARSLAN: Para sıkıntımız yok. Kendi ödeneklerimizle yaparız. Sadece bina ve arsamızın geri dönüşünü bekliyoruz. Devletten bir kuruş katkı almazken, devlete katkıda bulunuyoruz. Geçen yıl 7.5 milyon lira vergi ve sigorta primi ödedik. 7 milyon lira kar ettik. Bankada 35 milyon lira paramız var. Dolayısıyla para sorunumuz yok.

HAYVANAT BAHÇESİ GENİŞLEYECEK

Peki ya hayvanat bahçesi? Sizde mi kalacak Büyükşehir Belediyesine mi geçecek?

ARSLAN: Büyükşehir talep ederse, Bakanlık tarafından değerlendirilecek. Ancak şimdilik böyle bir talep yok. Bu nedenle biz orada da bir dizi çalışma başlattık. Hayvanların bazılarını doğal ortamına aldık. Kafesleri genişlettik.

Bizde kalırsa mevcut yerinde genişletilecek. Anadolu Bulvarı ve Yenimahalle Kavşağına kadar uzayacak. Ankara Çayı temizlenmeye başladı. Bu temizliğin bitmesiyle 9 km. uzunluğundaki bu çayda amatör balıkçılık, kürek gibi su sporları yapılacak. Çevresi mesire yeri haline gelecek.Koşu parkurları, yürüyüş alanları…  Büyüklüğü 2 bin dönüme çıkacak. İstanbul Yolu, Anadolu Bulvarı ve Yenimahalle kavşağı bütünleşmiş olacak.

ayalp@hurriyet.com.tr

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!