Çare-sizlik!

UZUN uzun anlatmaya gerek yok...

Haberin Devamı

Bazen tek kare fotoğraf yüzlerce cümleye bedel...

Şemdinli saldırısından sonra ilk önemli fotoğraf siperden geldi.

Dün Hürriyet’in sürmanşeti “kararlı mücadelenin” fotoğrafıydı.

Fakat “çare”nin değil...

*         *          *

Başbakan Tayyip Erdoğan, Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, komutanlar ve “siperde o gece”yi bir muhabir heyecanıyla anlatarak çok önemli bir gazeteciliğe imza atan Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Enis Berberoğlu...

Böyle bir günde yapılabilecek en iyi haber, verilebilecek en doğru fotoğraf.

Tek kare...

Onlarca içi boş hamasi konuşmaya ve güvenlik zirvesine bedel...

*         *          *

Şimdi gelelim dünün en önemli fotoğrafına...

Edirne’den Kars’a Türkiye’nin dört bir yanından şehit cenazeleri kalkıyor.

Acı, öfke, hüzün hepsi bir arada...

Fakat yüzlerce fotoğraf arasında biri var ki bence onun üzerine ciddi düşünmemiz gerekiyor.

Çünkü “çaresizliğin” fotoğrafı...

*         *          *

Keşan’da piyade onbaşı Mustafa Kayın’ın cenaze töreni...

Asker kıyafeti giymiş iki kız kardeş...

Nurbanu ve Hatice Aslan.

Ellerinde Türk bayrağı, başları öne eğik, uzun süre ağızlarını bıçak açmıyor.

Sonra “Şehitler ölmez vatan bölünmez” sloganı eşliğinde “Bizi de askere alın” diye bağırmaya başlıyorlar...

“Kızları da askere alın...”

Nurbanu ve Hatice’nin çağrısı aynı gün Adana’da şehit askerlerin isimleri okunurken gözyaşlarına boğulan kadınlar arasında yankılanıyor...
“Bizi de gönüllü olarak askere alın...”

*         *          *

Dünyanın her yerinde terörün en önemli hedefi toplumda “çaresizlik duygusu” yaratmaktır.

Lütfen Nurbanu ve Hatice Aslan’ın fotoğrafına iyi bakın.

Çünkü siperden gelen “Kazanamayacaklar” mesajı ne kadar önemliyse sokaktan taşan “Kızları da askere alın çağrısı” o kadar önemli...

Mesele kadınların gönüllü askerlik yapıp yapmaması değil.

İsrail’de nüfus yetersiz olduğu için kadınlar mecburi askerlik yapıyor.

Oysa Türk Silahlı Kuvvetleri sayısal olarak bölgesinin en büyüğü...

*         *          *

Ama gelin görün ki NATO’nun en büyük ordularından birine sahip Türkiye’de üniversiteli erkekler “bedelli askerlik” kampanyası düzenlerken, liseli genç kızlar üzerlerine askeri üniforma giyip “Bizi de gönüllü askere alın” diyebiliyor.

Asker sayısı az, erkekler yetersiz olduğu için değil “som bir çaresizlikten” dolayı...

Türkiye’nin dört bir yanından cenazeler kalkarken “çareyi” konuşmak zor gelebilir.

“Açılım” lafı sinirinize dokunuyor olabilir.

Siperden gelen “kararlılık fotoğrafı” kesmeyebilir...

O zaman buyurun “çare-sizliğin” fotoğrafıyla başlayalım...
 
Nurbanu ve Hatice’nin “çare-siz çağrısına” kulak verelim... 

Çünkü “çare” som bir çaresizliğe düşmeden gelmez...

Cumhuriyet’in en önemli ‘Pencere’si

İLHAN Selçuk (85) tedavi gördüğü Amerikan Hastanesi’nde dün hayata veda etti.

Neredeyse Cumhuriyet’le yaşıttı.

Hapse girdi, işkence gördü ama mütevazı yaşam biçimi ve “cumhuriyetçi-ulusalcı” mücadelesinden hiç taviz vermedi.

Çoğu zaman fikirlerine katılmasam da nefis bir üslupla kaleme aldığı “Pencere”sini okuyarak büyüdüm...

Cumhuriyet’in en önemli “Pencere”si kapandı.

Huzur içinde yatsın... 

Cumhuriyet ailesinin başı sağ olsun...   

Yazarın Tüm Yazıları