Bir rüzgar çıkar, yelkenleri doldurur

KAPALI toplantılardan birinde kendisi için not almak istiyor CHP’nin malum MYK üyelerinden biri.

Haberin Devamı

Eline kalemi alıyor, Baykal bunu görünce, azarlıyor:

“Bırak o kalemi!”

Suç işlemiş çocuk edasıyla, kalemi anında bırakan o kişi şimdi TV’lere çıkıyor, Baykal’a dön çağrısında bulunuyor. Siyasi varlığını başka türlü sürdürmesi mümkün değil. Kapıkulu vaziyeti.

Baykal’a bir CHP milletvekili ile ilgili gizli bir rapor veriliyor. MYK üyelerinden biri o raporu partinin faaliyet çalışmalarını içeren kitabında yayınlıyor.

Yayınlanınca, savcılık milletvekili hakkında soruşturma açıyor. Gizli raporu faaliyet çalışmalarına koyan MYK üyesinin, şimdi Baykal’a dön çağrısında bulunmaktan başka çaresi yok.

Benzer çağrıya katılanların büyük çoğunluğu aynı. Siyasi varlıkları ancak Baykal’ın siyasi varlığı ile mümkün. Eski Sovyetleri andıran Politbüro kimsenin yüzüne bakmadığı değer yargılarıyla pay koparma çabasında. Dün önde gelen bir CHP milletvekili onların konumunu netleştiriyor:

“Tasfiye olacaklar.”

SEKİZ PARTİ

Son sekiz yıl içinde CHP’den kopanlar var.

CHP’den kopanlar, kendi deyimleriyle, gerçek sosyal demokrat parti kurmak amacıyla yola çıkıyor. CHP’de parti içi demokrasinin tıkanıklığı onları arayışa itiyor. Baykal’ın genel kamu oyu indinde çok fazla kabul görmeyişi, onların yeni parti kurmak isteğinde bir başka etken.

Sekiz yılda sekiz parti kuruluyor. Şu döküme bakmak yeter.

1- Sema Pişkinsüt, Toplumcu Demokratik Parti.

2- Murat Karayalçın. Sosyaldemokrat Halkçı Parti.

3- Mümtaz Soysal, Bağımsız Cumhuriyet Partisi.

4- Yekta Güngör Özden, Cumhuriyetçi Demokrasi Partisi.

5- İsmail Cem, Yeni Türkiye Partisi.

6- Yaşar Nuri Öztürk, Halkın Yükselişi Partisi.

7- Ziya Halis, Eşitlik ve Demokrasi Partisi.

8- Mustafa Sarıgül, Türkiye Değişim Hareketi.

Sarıgül’ün ne yapacağını henüz bilmiyoruz. Diğerlerinin durumu malum. Hemen tamamı tabela partisi olmaktan kurtulamıyor.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkan adaylığı ile birlikte, CHP parçalanır, lafları çıkıyor. Tablo ortada. Parçalanma ayrılanlar için hüzün.

PAŞA PAŞA İLİKLEMEK

Baykal’a dön çağrısı yapmak Kılıçdaroğlu’na karşı çıkmak demek. Ama tren çoktan hareket etmiş. Onlar yine de kendilerini son vagona atma peşinde iseler, Kılıçdaroğlu önünde düğmelerini paşa paşa ilikleyecekler ya da siyasete veda edecekler.

Kılıçdaroğlu ile birlikte, CHP yıllar sonra ilk kez rüzgar yakalıyor. Sanıyorum, Kılıçdaroğlu daha çok kararsızlardan ya da sandığa gitmeyenlerden oy alacak.
Bu iş böyledir. Bir rüzgar çıkar, yelkenleri doldurur, yeni gemi yeni bir rotayla yola çıkar.

En alttakiler can pazarında

BİR ara tersanelerde arka arkaya ölümler. Can kaybının sonu gelmiyor.

Son zamanlarda ölüm çanları maden ocaklarında çalıyor. Son beş ayda 36 maden işçisi hayatını kaybediyor.

Grizu patlaması şimdi Zonguldak Karadon madeninde. Çalışma Bakanı Ömer Dinçer bu ocağın Ekim’de denetlendiğini, eksik bulunmadığını söylüyor.

Tersanelerdeki ölümler sırasında da, denetleme var, eksik yok, en çok duyduğumuz laflar. Buna rağmen, ölümler ve ölümler. Gerçeği yine medya ortaya çıkartıyor, röportajlarda tersanelerde feci koşullar gün gibi sırıtıyor.

Şimdi maden ocakları. Resmi açıklamalara inanmıyorum. Daha iki gün önce, Zonguldak’ta maden işçileri ile konuşuyorum. İnsanlık dışı koşulları ve muameleyi anlatıyorlar. Bunu hangi resmi rapor yansıtıyor merak ediyorum. Bakan Bey önüne gelen raporlar dışında, yerin 500-600 metre derinine inenlerin derdini birebir dinliyor mu, merak ediyorum.

Beş ayda üç patlama, 36 ölüm ve bugün dördüncü patlamayı yaşıyorsak, burada bir şeylerin yolunda gitmediği ortada.

Yazarın Tüm Yazıları