FT'den 'Bir Finans Merkezi İstanbul' eki
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 05, 2010 16:20
İngiliz Financial Times (FT) gazetesi, bugün yayımlanan sayısıyla birlikte, "Bir finans merkezi olarak İstanbul" başlıklı özel bir ek verdi.
4 sayfalık ekte, gazetenin Ankara muhabiri Delphine Strauss'un "İstanbul'un neden finans merkezi olduğuna" ilişkin makalesinde, İstanbul'un Türkiye nüfusunun beşte birini barındırdığı ve milli gelirin yüzde 27'sini sağladığı belirtildi.
Makalede ayrıca, Türkiye ihracatının yarısının İstanbul'dan yapıldığı ve Türkiye'de toplanan vergilerin yüzde 40'ının yine bu kentten geldiği kaydedildi. Türkiye'de faaliyet gösteren 19 bin yabancı şirketten 10 bine yakınının merkezinin İstanbul'da olduğuna dikkat çekilirken, bunlar arasında Coca Cola, Nestle ve Microsoft gibi uluslararası şirketlerin bulunduğu belirtildi.
Borsadaki hisselerin üçte ikisinin yabancı yatırımcılara ait olduğunu belirten FT, ancak iç pazara kısa vadeli alım-satımların hakim olduğunu, sıradan insanların hisse sahibi olmayı, spekülatörlerin tekelinde olan bir şey olarak gördüğü, kurumsal yatırımların çok az, fon yönetiminin de büyük bankaların elinde bulunduğunu kaydediyor ve şu ifadeye yer veriyor:
"En büyük 1000 şirketin sadece beşte birine yakınının hisseleri borsada işlem görüyor. Bu şirketlerin hisselerinin genellikle üçte birini halka arzetmesi, azınlık hissesi sahiplerine fazla söz hakkı vermiyor."
Gazete ayrıca, sermaye piyasalarının çeşitliliğinin olmamasını Türkiye'nin geçmişte yaşadığı krizlere bağlıyor. FT, krizler yüzünden şirketlerin stratejiden çok ayakta kalmaya öncelik verdiklerini, yatırımcıların da kısa vadeli düşündüklerini, buna rağmen İstanbul'un zengin bölgelerindeki pırıltılı mağazalar ve gece hayatının sağlam bir büyüme potansiyeline işaret ettiğini, bankaların da geçen yılki krize güçlü bir şekilde direndiklerini aktardı.
Gazeteye göre, serbest piyasa yanlısı hükümet, İstanbul'un sahip olduğu ticari kıvraklık ve doğasıyla bölgesel cazibesi olan bir finans merkezi olarak dünya genelinde öne çıkabileceğine inanıyor.
"AB PROJESİ ZORA GİRDİ"
Bu arada ekte, FT'nin uluslararası ilişkiler editörü David Gardner imzalı bir makale de bulunuyor. Gardner yazısında, Türkiye'nin AB projesinin zora girmesiyle reformların hız kestiğini belirterek, AB projesinin reformlar için güçlü bir lokomotif işlevi gördüğünü ancak, şimdi Türkiye'nin reform heyecanını yitirdiğini savunuyor.
İstanbul'la ilgili ekte ayrıca, Türkiye'de kurumsal yönetim, bankacılık sektörü, İstanbul'da emlak sektörü ve Türk mutfağı gibi konulardaki makalelere de yer veriliyor.
Makalede ayrıca, Türkiye ihracatının yarısının İstanbul'dan yapıldığı ve Türkiye'de toplanan vergilerin yüzde 40'ının yine bu kentten geldiği kaydedildi. Türkiye'de faaliyet gösteren 19 bin yabancı şirketten 10 bine yakınının merkezinin İstanbul'da olduğuna dikkat çekilirken, bunlar arasında Coca Cola, Nestle ve Microsoft gibi uluslararası şirketlerin bulunduğu belirtildi.
Borsadaki hisselerin üçte ikisinin yabancı yatırımcılara ait olduğunu belirten FT, ancak iç pazara kısa vadeli alım-satımların hakim olduğunu, sıradan insanların hisse sahibi olmayı, spekülatörlerin tekelinde olan bir şey olarak gördüğü, kurumsal yatırımların çok az, fon yönetiminin de büyük bankaların elinde bulunduğunu kaydediyor ve şu ifadeye yer veriyor:
"En büyük 1000 şirketin sadece beşte birine yakınının hisseleri borsada işlem görüyor. Bu şirketlerin hisselerinin genellikle üçte birini halka arzetmesi, azınlık hissesi sahiplerine fazla söz hakkı vermiyor."
Gazete ayrıca, sermaye piyasalarının çeşitliliğinin olmamasını Türkiye'nin geçmişte yaşadığı krizlere bağlıyor. FT, krizler yüzünden şirketlerin stratejiden çok ayakta kalmaya öncelik verdiklerini, yatırımcıların da kısa vadeli düşündüklerini, buna rağmen İstanbul'un zengin bölgelerindeki pırıltılı mağazalar ve gece hayatının sağlam bir büyüme potansiyeline işaret ettiğini, bankaların da geçen yılki krize güçlü bir şekilde direndiklerini aktardı.
Gazeteye göre, serbest piyasa yanlısı hükümet, İstanbul'un sahip olduğu ticari kıvraklık ve doğasıyla bölgesel cazibesi olan bir finans merkezi olarak dünya genelinde öne çıkabileceğine inanıyor.
"AB PROJESİ ZORA GİRDİ"
Bu arada ekte, FT'nin uluslararası ilişkiler editörü David Gardner imzalı bir makale de bulunuyor. Gardner yazısında, Türkiye'nin AB projesinin zora girmesiyle reformların hız kestiğini belirterek, AB projesinin reformlar için güçlü bir lokomotif işlevi gördüğünü ancak, şimdi Türkiye'nin reform heyecanını yitirdiğini savunuyor.
İstanbul'la ilgili ekte ayrıca, Türkiye'de kurumsal yönetim, bankacılık sektörü, İstanbul'da emlak sektörü ve Türk mutfağı gibi konulardaki makalelere de yer veriliyor.