Gül derhal Bakü’ye gitsin
Güncelleme Tarihi:
ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Nisan 22, 2009 00:00
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Ermenistan sınır kapısının açılmasıyla ilgili tartışmaların, Azerbaycan’da yarattığı rahatsızlığı, "Cumhuriyet tarihinin en büyük diplomasi hatası içindeyiz" diye yorumladı.
Baykal, CHP grup toplantısındaki konuşmasında özetle şunları söyledi:
Cumhuriyet tarihinin en büyük diplomasi hatası içindeyiz. Bu noktada Sayın Cumhurbaşkanına ’Derhal Bakü’ye gitmesi gerektiği’ çağrısını yapıyorum. Aliyev’le bir araya gelmelidir. Ortada bir yanlış anlaşılma varsa bu giderilmelidir. Türkiye Somali’ye, Bahreyn’e gösterdiği ilgiyi Azerbaycan’dan saklayamaz. Türkiye Ermenistan’la bir görüşme götürebilir. Ama Azerbaycan da bu müzakerelerin bir parçası olmalıdır. Üzerime düşen görev olursa gereğini yaparım. Azerbaycan’ın kızgınlıkla Rusya ile girdiği ilişki tehlikeli bir flörte dönüşüyor. Buradan NABUCO’nun yatması; Türkiye’nin enerji koridoru olma özelliğini kaybetmesi ve Rusya’nın bölgede tek güç olması; Karabağ’da da mevcut statükonun korunması sonucu çıkar.
Ergenekon dizi senaryosu gibi
Türkiye’de yavaş yavaş bir sancı başladı. Hükümetin içinde bile birileri bu sancıyı dile getiriyor. Yapılan değerlendirmeler doğrudur/ yanlıştır; onları irdelemiyorum. Ancak, görülüyor ki vicdan sahiplerinin canı sıkılıyor. Türkan Saylan’a, İlhan Selçuk’a, Türkiye’nin yüz akı rektörlere yönelik yapılanlar toplumda tepki yaratıyor. Ucu açık iddianame olur mu? Eskiden, "Arkası yarınlar" vardı. Şimdi televizyon dizileri var. Dizi senaryosu yazar gibi iddianame yazılır mı? Bu noktada Türkiye’yi bir hukuk lekesinden kurtaracak tek çare hakimlerin elindedir. Hakimlerimizin alacakları kararlarla, Türkiye’nin ahlaki ve kimlik sorunlarını çözeceklerini umuyorum. Ergenekon davası, Türkiye’yi esir almak için hazırlanmıştır. Ancak tarihteki anlamı gibi; Ergenekon Türkiye’nin zorbalıktan çıkış kapısı olacaktır.
Kıbrıs’ta bir emrivaki olmasın
AKP Kıbrıs’ın siyasi hayatına hukuk dışı müdahalelerde bulundu. Son seçimlerde de benzer çabalar sergilendi. Ancak, artık Kıbrıs’taki demokratik olgunluğa Türkiye’nin saygı göstermesi lazımdır. Bu sürece, müdahale etmekten kaçınması lazımdır. Kıbrıs’ın hukukunu korumanın en etkili yolu, Kıbrıs’ın siyasi iradesine öncelikle saygı göstermemizdir, değer vermemizdir. Bu bağlamda, seçimi kazanan UBP’nin Genel Başkanı Sayın Derviş Eroğlu’nu kutluyorum. Kıbrıs’ın geleceği, artık ona buna bel bağlayarak değil, hakkımıza hukukumuza kararlılıkla sahip çıkarak, onun bunun sözüyle değil, doğru kararlar alarak ve o kararların arkasında durarak gerçekleştirecektir. Umut ediyorum, bu yeni dönemde, olup- bittilerle, tepeden inme yönlendirmelerle Kıbrıs’ta bir emrivakinin yapılmasına göz yumulmaz."
Cumhuriyet tarihinin en büyük diplomasi hatası içindeyiz. Bu noktada Sayın Cumhurbaşkanına ’Derhal Bakü’ye gitmesi gerektiği’ çağrısını yapıyorum. Aliyev’le bir araya gelmelidir. Ortada bir yanlış anlaşılma varsa bu giderilmelidir. Türkiye Somali’ye, Bahreyn’e gösterdiği ilgiyi Azerbaycan’dan saklayamaz. Türkiye Ermenistan’la bir görüşme götürebilir. Ama Azerbaycan da bu müzakerelerin bir parçası olmalıdır. Üzerime düşen görev olursa gereğini yaparım. Azerbaycan’ın kızgınlıkla Rusya ile girdiği ilişki tehlikeli bir flörte dönüşüyor. Buradan NABUCO’nun yatması; Türkiye’nin enerji koridoru olma özelliğini kaybetmesi ve Rusya’nın bölgede tek güç olması; Karabağ’da da mevcut statükonun korunması sonucu çıkar.
Ergenekon dizi senaryosu gibi
Türkiye’de yavaş yavaş bir sancı başladı. Hükümetin içinde bile birileri bu sancıyı dile getiriyor. Yapılan değerlendirmeler doğrudur/ yanlıştır; onları irdelemiyorum. Ancak, görülüyor ki vicdan sahiplerinin canı sıkılıyor. Türkan Saylan’a, İlhan Selçuk’a, Türkiye’nin yüz akı rektörlere yönelik yapılanlar toplumda tepki yaratıyor. Ucu açık iddianame olur mu? Eskiden, "Arkası yarınlar" vardı. Şimdi televizyon dizileri var. Dizi senaryosu yazar gibi iddianame yazılır mı? Bu noktada Türkiye’yi bir hukuk lekesinden kurtaracak tek çare hakimlerin elindedir. Hakimlerimizin alacakları kararlarla, Türkiye’nin ahlaki ve kimlik sorunlarını çözeceklerini umuyorum. Ergenekon davası, Türkiye’yi esir almak için hazırlanmıştır. Ancak tarihteki anlamı gibi; Ergenekon Türkiye’nin zorbalıktan çıkış kapısı olacaktır.
Kıbrıs’ta bir emrivaki olmasın
AKP Kıbrıs’ın siyasi hayatına hukuk dışı müdahalelerde bulundu. Son seçimlerde de benzer çabalar sergilendi. Ancak, artık Kıbrıs’taki demokratik olgunluğa Türkiye’nin saygı göstermesi lazımdır. Bu sürece, müdahale etmekten kaçınması lazımdır. Kıbrıs’ın hukukunu korumanın en etkili yolu, Kıbrıs’ın siyasi iradesine öncelikle saygı göstermemizdir, değer vermemizdir. Bu bağlamda, seçimi kazanan UBP’nin Genel Başkanı Sayın Derviş Eroğlu’nu kutluyorum. Kıbrıs’ın geleceği, artık ona buna bel bağlayarak değil, hakkımıza hukukumuza kararlılıkla sahip çıkarak, onun bunun sözüyle değil, doğru kararlar alarak ve o kararların arkasında durarak gerçekleştirecektir. Umut ediyorum, bu yeni dönemde, olup- bittilerle, tepeden inme yönlendirmelerle Kıbrıs’ta bir emrivakinin yapılmasına göz yumulmaz."