Doğan Hızlan: Çatlak aynada gör halini

Doğan HIZLAN

Dünkü gazetelerin birinci sayfaları tıpkı çatlak bir ayna gibiydi. Hasarlı aynaya baktığınızda tek yüzün ayrı ayrı parçalara yansıyan mozaiğini görürsünüz... Tek tek gazete haberleri de aslında bir bütünün anlamlı parçaları değil mi?

O yüzden gelin hepsini birlikte okuyalım...

* * *

Hemen her manşeti tekelinde tutan Fethullah Gülen haberinde son gelişme, devletin denetim elemanlarının harekete geçmesi...

Anlaşılan Hoca'ya ‘‘Nereden buldun?’’ diye sorulacak.

Affedersiniz ama biraz geç olmadı mı?

Bu ülkede yeşil kurye çantalarında taşınan yüz milyonlarca dolar yakalandı. Alternatif holding iddiasıyla yola çıkan köşe başı bankerleri yurtdışındaki Türk işçilerinden yüzde 20-30 faizle Alman Markı topladı. Borsa kurallarına göre şahıs şirketi sayılan kuruluşlar, adi senet satıp ‘‘Kár ortaklığı belgesi’’ diye yutturdu...

Fethullah Gülen bu havuzda sadece irice bir balık...

Daha önce aklınız neredeydi...

* * *

Dünkü gazetelerdeki ikinci büyük haber, tefeci Nesim Malki cinayetiyle ilgili DGM Savcılığı iddianamesiydi...

Hızla bir göz atın, maşallah içinde it-kopuktan çok mümtaz işadamı ismi geçiyor.

Savcıya göre, banka alışverişlerinde mafya hakem...

Kardeşlerin mal varlığı paylaşımında yine mafya arabulucu.

Futbol Federasyonu seçimlerinde mafya lobi faaliyetinde...

Tüm bu işlemler sırasında devlet sadece seyirci...

Öyle olunca, DGM iddianamesi, aslında alternatif adaletin öyküsü...

* * *

Nesim Malki haberinin kutusunda, Mehmet Ağar'la ilgili bir iddia...

Savcıya göre, Malki'nin katiline ‘‘Kaç, yoksa yakalanacaksın’’ tüyosunu Mehmet Ağar'ın ilettiği iddiası araştırılmaya değer...

Hatırlarsınız, medya mütefekkirleri çok değil bir-iki yıl önce, ‘‘Kamyondan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak’’ diye nutuk çekiyordu...

Kamyonun kime çarptığı artık iyice anlaşıldı...

Özetlersek, ortada kimsenin büyüklüğünü, kaynağını bilmediği, iktisat dilinde ‘‘kayıt dışı’’ diye adlandırılan para havuzu var...

‘‘Siyasi İslam’’ bu havuzdan besleniyor... Mafya bu havuzda yüzüyor, adalet, siyaset aynı sularda kirleniyor...

* * *

Eğer buraya kadar hemfikirsek, Maliye Bakanı Sümer Oral'ın aşağıdaki demecini nasıl değerlendirmek lazım:

‘‘Mali Milat olayı yeni yasayla geldi. O tarihe kadar vergi gelirlerini artırma gayreti yok muydu? Vergi idaresinin etkinliğini bir tek Mali Milat sağlar diye bir kural yok ki. Mali Milat'ı benimsemiyor anlamında söylemiyorum ama, ‘Vergi gelirlerini artırmanın tek aracı Mali Milat'tır' denemez. ‘Kayıt dışı ekonomiyle bugüne kadar uğraşılmadı da geçen sene başladı' gibi değerlendirme olmaz. Sanki bu olmayınca vergi idaresi bu kontrolleri yapamıyormuş, kayıt dışı ekonomiyi kontrol edemiyormuş gibi bir iddia çok ileri bir iddia olur.’’

Bu sözler, vergi yasasında gelirin kaynağını soruşturan maddelerin kaldırılacağı veya en azından yumuşatılacağı yolundaki beklentileri haklı çıkarmıyor mu?

* * *

Demek ki neymiş?..

Fethullah Gülen'e karşıyız, mafyaya, kirli siyasete muhalifiz...

Ama tüm kötülükleri besleyen bu havuzu kurutamayız.

Çünkü aynı sudan içiyoruz.

Aynamız o yüzden çatlak...