Yalçın Bayer: ‘Samsun’u istiyorum'

Yalçın BAYER
Haberin Devamı

Samsun'dan bir okurumuz Orhan Birgit'in gazetemizdeki ‘Seçim’99' sayfasında yayınlanan Samsun yazısındaki şu cümlelere dikkati çekiyor:

‘‘Samsun Belediye Başkanı Muzaffer Önder'e göre, ANAP Genel Başkanı, Samsunlu olan Kamuran Çörtük'ü kampanya için görevlendirmiş. O da kolları sıvayarak 'Halk' Gazetesi ile 'Klas TV'yi almış...’’

Samsun'un gelecekteki ekonomik göstergesi parlak. Rusya'dan gelecek doğal gaz mavi akım, iki dolgu alan bölgesine yapılacak iş merkezleri, hipermarketler, oteller zinciri, arıtma tesisleri, hafif raylı sistem ve toplu konut projeleri, belirli kesimlerin iştihasını kabartıyor.

Bu nedenle ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, ‘‘Samsun'u istiyorum’’ diyor.

ANAP Belediye Başkan adayı Yusuf Ziya Yılmaz... Onur Kumbaracıbaşı döneminde, Van'dan Samsun'daki Karayolları 7. Bölge Müdürlüğü'ne getirildi. Yaşar Topçu Bayındırlık Bakanlığı'na geldikten bir süre sonra kendisini İstanbul 17. Bölge Müdürlüğü'ne getirdi. Aslında Yılmaz, istemeyerek İstanbul'a gitmişti. Mesut Yılmaz, seçim dönemine girildiğinde 'sosyal demokrat' olarak bilinen Yusuf Ziya Yılmaz'ı, büyükşehir adayı yaptı.

Yusuf Ziya Yılmaz, İstanbul'da 7 ay görevde kaldı ve propaganda çalışmalarına başlayınca ‘‘3. köprü projesini ben hazırladım’’ dedi.

ANAP Samsun listesinin 3. sırasına da Karayolları Genel Müdürü Yaman Kök konuldu.

ÇÖRTÜK'ÜN

SAMSUN PROJESİ

Kamuran Çörtük aslen Samsunlu. Pelitköy'deki 930 konutluk Toplu Konut bölgesini, Samsun-Bafra'ya bağlayan yol yapımını 1.5 trilyona alan Çörtük, seçim rüzgárları başlayınca Samsun'a ağırlık koydu. Samsunspor Kulübü Başkanı İsmail Uyanık ile abi-kardeş kadar yakın. Çörtük, Uyanık'ın ekonomik zorluklarında her zaman yanında oldu.

1994'te DYP'den Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı 22 bin oyla kaybeden İsmail Uyanık, belediye olanaklarının Kocaeli ve Gaziantep örneğinde olduğu gibi kulübe aktarılmasını istiyor. Bu amaçla, bu seçimde ANAP için çalışıyor. Çörtük'ün Samsun'daki projelere ilgi duyduğunu sokaktaki vatandaş da biliyor. Samsun'a daha yakın olmak üzere, 40 milyar harcama yaparak, yerel 'Klas TV'yi kiraladığı, ‘Halk’ gazetesinin de yüzde 75 hissesini aldığı konuşuluyor. Çörtük, BRT'den -eski Genç TV- bazı personelini takviye için Samsun'a gönderdi. 'Halk' gazetesi ise, 'satılmadık' diye açıklama yapmak zorunda kalıyor.

YAYIN NASIL KESİLDİ

Klas TV'nin önceki akşam 'Umut Işığı' programında ilginç bir gelişme yaşandı. Kanala yıllardır dışardan program yapan yüksek mühendis Nusret Sağlam, Mimarlar Odası Başkanı Oğuz Burma ile Samsun'un geleceğini canlı yayında tartışırken ‘‘Mesut Yılmaz, Samsun'u istediğini söylüyor. Niye şimdi istiyor? Samsun daha önce de büyükşehir statüsünde değil miydi? Samsun'dan daha önce istenecek bir şey yok mu? Çünkü, Samsun'da rant var; geleceği parlak... Bugüne kadar Samsun'a bir şey yapmayanların akılları şimdi mi başlarına geldi? Biz Samsunlu olarak, bugüne kadar bu kentin zahmetini çekenlerin bu rantı paylaşmalarını istiyoruz’’ biçiminde konuşunca stüdyoda, Genel Yayın Yönetmeni Kenan Engizli'den uyarı aldı. Sağlam, ‘‘Biz yanlış yapmadık, ama seçim yasaklarına uymadık diye yayınımız kesiliyor’’ dedi. Daha sonra ekranda yayının seçim yasaklarına aykırı olduğu gerekçesiyle programın kaldırıldığı alt yazıyla duyuruldu.

HAVLU VE ÇEYREK ALTIN

Samsunlu okurumuz, ‘‘RTÜK uyuyor’’ yazısını hatırlatarak, ‘‘ANAP'lı Yusuf Ziya Yılmaz ile Yaman Kök, ellerini yıkamaya gitse haber oluyor. Sanki bunlardan başka haber yok. Öbür Kanal S televizyonu ise Faziletçilerin elinde... Tarikat propagandası yapıyor’’ diyor.

ANAP Büyükşehir Belediye Başkanı adına, bugün evlere 45 milyar tutarında olduğu söylenen poşet içinde havlu dağıtılıyor; kadınlara çeyrek altınlar veriliyor. Karayolları lokalinde yemekler düzenleniyor.

Peki CHP'nin iki dönemdir belediye başkanı olan Muzaffer Önder ne yapıyor:

‘‘Hiçbir şey yapmıyorum. Ne yaparlarsa yapsınlar, hatta beni yok saysınlar, seçmenler her şeyi gayet iyi biliyor. Onlar kime oy vereceklerini biliyorlar. Yalnız dikkati çeken bir olay var; çok para harcıyorlar.’’

Seçmen en iyisini bilir.

E.U., SSK Ankara Hastanesi'nde sözleşmeli çalışan bir sağlıkçı... Bakan Hakan Tartan'a diyor ki: İLO sözleşmesinde 'Hastalık veya kaza nedeniyle geçici devamsızlık işten çıkarma için geçerli neden değildir' denilir. Sayın Tartan ‘‘Hastane sağlık kurulunca verilen heyet raporundaki istirahatleri sözleşmede bahsi geçen 30 günlük rapor hakkında ekleme yapılmaz’’ gibi bir karar vererek bu sorunu ortadan kaldıramaz mı?

Serdar OKTAY-ANKARA



Yazarın Tüm Yazıları