Katilin iddiası

Paris Başkonsolosluğu'nu basıp, polisimizi öldürmüştü

12 Eylül’e 15 mahkumu serbest bıraktırdık

TÜRKİYE'nin Paris Başkonsolosluğu'nu 24 Eylül 1981'de basarak 15 saat işgal eden ASALA militanlarından olan ve koruma polisi Cemal Özen'i başından vurarak şehit eden Kevork Güzelyan, 19 yıl sonra, bilinmeyen bir gerçeği açıkladı. Ermenistan'ın başkenti Erivan'da bulup konuştuğumuz Güzelyan, bugüne kadar bilinenin tersine, baskını, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, adlarını verdikleri 15 mahkûmu serbest bırakması üzerine sona erdirdiklerini savundu.

Güzelyan, şöyle dedi: ‘‘Beş Ermeni, beş Kürt ve beş Türk siyasi mahkûm serbest bırakıldı. Uçakla Paris'e getirildiler. Hem de İçişleri Bakanlığıyla telefonla konuşuyorduk, oradan öğrendik. Zaten teslim olmaya baştan karar vermiştik. Çünkü bir yargılama olmasını istiyorduk. Başkonsolosluk Türk toprağı sayılıyordu. O nedenle Türkiye mahkemeye gelecek, bizimle muhatap olacaktı.’’

ANKARA NE DİYECEK?

Türkiye Paris Başkonsolosluğu eyleminin sona ermesi için gerçekten de teröristlerin serbest bırakılmasını şart koştukları 15 militanı salıverdi mi?

Bugüne kadar bilinmeyen bu iddianın doğru olup olmadığı Ankara'nın yapacağı açıklama sonunda ortaya çıkacak.

BÜYÜK ERMENİSTAN HAYALİ

‘‘Halkımı korumak için dövüştüm’’ diyen Güzelyan, eylemlerinin başarılı olduğuna inanıyordu: ‘‘ASALA'nın eylemleri olmasaydı, dünya Ermeni meselesini öğrenemeyecekti.’’ Bu noktada, Güzelyan'a sorular yönelttik:

- Terör doğru bir yöntem mi?

Ermeni soykırımını dünya gündemine getirmek için başka çaremiz yoktu.

- Asala madem başarılıydı neden dağıldı?

Asala dağılmadı. Artık bizim davamızı sürdüren insanlar var. Ayrıca o zaman Ermenilerin bağımsız bir devleti yoktu, şimdi var. Siyah ırk Afrika'da, sarı ırk Asya'da, Ermeniler de Ermenistan'da yaşayacak.

- Zaten Ermenistan'da yaşamıyor musunuz?

Büyük Ermenistan'da yaşayacağız.

- Bu mümkün mü?

Ben görmesem de çocuklarımız görecektir. Ama ben beş yaşındaki oğluma soykırımı anlatmıyorum.