İstanbul'u Dinliyorum

Güncelleme Tarihi:

İstanbulu Dinliyorum
Oluşturulma Tarihi: Nisan 04, 2000 00:00

Nilgün GEDİKOĞLU
Haberin Devamı

YÖNETENLERİN DİKKATİNE

Tükürük hakkı

Yerlere tükürme konusu kent yaşamında kaliteden yana olan okurlarımızın duyarlılıklarını dile getirmelerinde vesile oldu. Yeşil Kuşak Çevre Öncüleri Grubu Başkanı Avukat Sadi Ergün'den bir faks aldık. Yerimiz sınırlı olduğu için kısaltarak aktarıyoruz sizlere:

‘Her ne kadar 'İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'nde açıkça belirtilmemiş ise de, tükürme hakkı da, tıpkı yaşama hakkı, çevre hakkı gibi bir insan hakkıdır. Çünkü bedenimizdeki bir miktar salgının dışarı atılması gerçekte, çoğu kez doğal bir gereksinme sonucudur. Ancak, bir insan olarak haklarımızı bilmemiz ne kadar kadar gerekli ise de o haklarımızı nasıl ve ne zaman kullanacağımızı da bilmemiz gerekir. Tükürmek, istenmeyen bir miktar sıvının dışarı atılması olduğuna göre bu eylemin yerini, ortamını, daha da önemlisi hedefini çok iyi, doğru belirlememiz gerekir.’’

Okurumuz, tükürme eylemiyle ilgili dilimize yerleşmiş deyişlere değiniyor.

Sözgelimi ‘‘Böyle işin içine tükürürüm’’ ya da ’’Adamın yüzüne tükürmekten de fena bir şey bu’’ gibi deyişlerin taşıdığı anlamla tükürme eyleminin bağlantısını kuruyor.

İçimizdeki iğrençlik

Tükürmek, kültürel anlamda olumsuzluğu, aşağılamayı çağrıştırıyor bu tür deyişlerde. Ergün, sokaklara tükürmenin ‘‘kentin yüzüne tükürmekten’’ farksız olduğunu vurguluyor ve şöyle diyor: ‘‘İnsan ağsından çıkan sözün bile nereye gideceğini düşünmek durumunda, o halde tükürüğün gideceği yeri de düşünmek gerekir. İnsanın sokağa tükürmesi, kentin yüzüne tükürmesi demek, hatta bu kendi yüzüne tükürmesi anlamına gelir.

İnsan hakları öyle gökten zembille inmiş nimetler değil ki. Onları yaratmak da, koruyup geliştirmek de yine biz insanların görevi değil mi? İşte sevgili hemşehrilerimden dileğim odur ki, şu ‘‘tükürme hakkımız’’ı kullanırken lütfen ağzımızdan çıkan tükürüğümüzün nerelere kadar varabileceğini birazcık olsun düşünelim. O zaman, ‘‘Düşünüyorum, o halde insanım’’ diyebiliriz...’’

Okurumuzun faksı beni düşündürdü. Özellikle dilimize tükürmekle ilgili yerleşmiş deyişlere değinişi. Tıbben tükürük bedenimizin ürettiği sağlıklı bir sıvı. Atılması gerekmiyor ve ağızdaki salgının (kendi ağzımızda kaldığı sürece elbet) iğrenç bulunması için bir neden yok. Tükürmeyi alışkanlık haline getirmiş bir kişinin bu eyleminin ardında yatan psiklojik etkenleri düşündüm. İki şey aklıma geldi. Birincisi, bunu bilinçli ya da bilinçsiz sosyal bir dışavurum eylemi olarak yapıyorsa, yani bir tür bıçkınlık gösterisiyse, bıçkınlığı aşağılamaya dayalı yalan bir üstünlük, kendi kendini ‘‘yüksek’’ bir yere koyma çabası. Kısacası, bilinçdışı olarak kendisini ‘‘yüksek’’ görmeyenleri aşağılayarak irtifa kazanmaya çabalamak.

İkincisi, kişi, karşı konulmaz bir dürtüyle ağzındaki bir kötü hissi, ya da iğrençliği dışarı atma eylemi olarak tükürüyorsa bu bütünüyle psikolojik bir ‘kötülüğün' tükürüğe atfedilmesinden başka bir şey değil.

Sözün kısası, tükürmekle ne bir şeye ulaşılıyor, ne de kaçıp kurtulunabiliyor.

Ünlü şair Kavafis'in bir dizesi geldi aklıma. Zihnimde kaldığı biçimiyle: ‘‘Nereye gidersen git, bu kent arkandan gelecektir.’’

Başkan'dan mektup var

KARTAL

‘‘23 Mart 2000 tarihli gazetenizin 6. sayfasında yer alan ‘‘Hayvan Mezarlığı’’ başlıklı haberiniz, başkanlığımca ilgi ve dikkatle incelenmiş ve aşağıdaki açıklamayı yapma gereği görülmüştür.

Uğur Mumcu Mahallesi'nde epeyden beri bir manzarının birilerini olduğu kadar, beni de oldukça üzdüğünü öncelikle belirtmek isterim. Değişik tipte lüks otolardan bazı cins köpeklerin Uğur Mumcu Mahallesi'nde gelişigüzel alanlara atıldığını, haberiniz yayınlanmadan önce de öğrenmiş ve bu konuya duyarlı olduğumdan bölgede görev yapan Zabıta Birimi'ne gerekli talimatlar verilmiştir. Bu şekilde hareket edip ortalığa köpek ölülerini rastgele atan hayvan sahipleri, zabıtaca uyarılıp hayvan ölüsü zabıta nezaretinde gösterilen boş araziye gömdürülmektedir. Kartal Belediyesi ilçe sınırlarında belediyemize ihbar edilen başıboş köpekler, Veteriner Müdürlüğü Denetim Ekipleri'nce gösterilen yerlerde uyuşturulup toplanarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne ait Alibeyköy'deki toplama merkezine gönderilmektedir.

Bu konuda Başkanlığımca gerekli titizlik ve hassasiyetin gösterildiğinden en ufak bir şüphenizin olmaması temennisiyle kamuoyunun doğru ve sağlıklı bilgilendirilmesi için gerekli açıklamanın yapılmasını bilgilerinize rica ederim.’’

Mehmet Sekmen

DUYURU

Belediyeden kan bağışı kampanyasına davet

ÜMRANİYE

Ümraniye Belediyesi Sağlık İşleri Müdürlüğü, Kan Bağışı Kampanyası düzenliyor. 03-07 Nisan tarihleri arasında gerçekleşecek kampanyaya davetlisiniz. Kampanyaya katılacaklar Ümraniye Belediyesi'ne, ayın 7'sine kadar 08.30-17.00 saatleri arasında başvurabilirler.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!